Hiç kuşkusuz zehirlemişlerdi bu halkı... Zavallı çocuk beyinleri, cesaretsiz yürekler, acı çeken zavallı insanlar, kölelik ve sefalet içinde aptallaşmış olanlar, sahtekarlara ve yalancılara, saf halkı kolayca istismar eden bu insanlara çabuk kanarlardı.
Dünyanın efendileri kiliseler, imparatorluklar, krallıklar her zaman sefillere böyle egemen olmuşlardır; o insanları soyduktan sonra zehirlemişler, boş inançlarla korkutmuşlar ve köleleştirmislerdir.
Ama bilincin uyumasını, halkın zekasının uyuduğu bu boşluğu sadece zehirlenmeyle açıklamak yeterli değildi. Halkın kendisini bu kadar kolay zehirletmesi için hiçbir direnç gücüne sahip olmaması gerekirdi.
Zehir özellikle cahillere, bilgisizlere, eleştiri, araştırma ve tartışma yeteneği olmayanlara etki eder. Ve bu kadar acının, adaletsizliğin, iğrençliğin altında da cahillik yatıyordu; ilerleyen insanlığın ilk ve tek ve uzun süren çilesidir bu cahillik, ışığa doğru engebelerle dolu ve yavaş bir yükselmedir bu, tarihin çamuru ve cinayetleri arasından.
Ve halkları kurtarmaya her zaman bu temelden, kitlelerin eğitiminden başlamak gerekiyordu çünkü defalarca kanıtlanmıştır ki cahil halk adaleti, eşitliği bilemez, adaletin gücünü ona sadece gerçek gösterebilir.
Emile ZOLA
(Gerçek)