Atlantikçi Ekol Neleri Savunuyordu? Rus dış politikasında etkili olabilmek için çalışan iki rakip gruptan Atlantikçiler, Rusya’nın Batı Avrupa Topluluğu’na mümkün olan en kısa zamanda katılmasını istemekteydiler. Bu görüşü savunanlar kariyerlerini perestroika altında yapmış olan, Gorbaçov’un başlattığı “Yeni Düşünce” politikasını devam ettirmek
Galiyev'in 1995'e kadar saklı kalmış bir raporu
ASYA ve AVRUPA HALKLARININ SOSYO- POLİTİK,EKONOMİK ve KÜLTÜREL GELİŞMELERİNİN ESASLARINA İLİŞKİN BAZI GÖRÜŞLERİMİZ *Sultan Galiyev Metodoloji Asya ve Avrupa Türk halklarının çağımızdaki sosyo- politik. ekonomik ve kültürel gelişmelerini tesbit etmek için kullanılacak olan esasların belirlenmesinden önce konu ile ilgili görüşlerimizin
Reklam
Sultan Galiyev, serbest bırakıldığı 1923 yılından sonra gerçek tutsaklığı yaşamaya başladı. Sürekli gözetim altındaydı. Galiyev, samimi olarak Sovyetlere ihanet ettiğini düşünmüyordu. Saflyane bir şekilde ortada bir yanlış anlaşılma olduğunu, Stalin’in gerçeği er geç anlayacağını düşünüyordu. Etrafında dönen tertipleri görmezlikten geliyordu. Bu
11 Ocak 1971 Deniz Gezmiş ve arkadaşları İş bankasını soydu (Resim) Canan Kaftancıoğlu: Mücadeleyi koşullarıyla değerlendirmezsek Deniz Gezmiş'e hırsız, Yılmaz Güney'e katil dememiz gerekmez mi? Bir de burdan bakalım. Canan Kaftancıoğlu karısı, nereden bakarsan bak. Deniz Gezmiş hırsız, Yılmaz Güney katildir. (Resim)Ekrem İmamoğlu: Mustafa
Emperyalist sistem, etkisi altına aldığı ülkelerin her türlü bağımsızlık girişimini o dakika komünistlik diye tanımlar, bir kere bu damgayı vurdu mu bütün müdahale olanaklarını elde eder. Bağımsızlık girişiminin somut belirtisi, Amerikan servislerine göre iki yönde etkisini gösterir, siyasal ve ekonomik. Siyasal yöndeki belirti sistem içindeki ya da üçüncü dünyadaki ülkenin doğu bloku ile iyi ilişkilere yönelmesi, özellikle Rusya ile dost olmasıdır; ekonomik yöndeki belirtiyse, Amerika'nın kendisine önerdiği kalkınma programına burun kıvırıp, ciddi ve ağır sanayileşmeye kalkışması, bu yönde başka ülkelerle temaslara geçmesidir. O ki bir ülke bu iki yönde bu iki eğilimi gösterir, emperyalist sistemin onu komünist diye nitelemesi gecikmez, sonra da allem edilir, kallem edilir, ‘filin cilveleri’ başlar, o ülkede bağımsızlığı iş edinen siyasal kadro elenir.
Sayfa 55
Batılıların kanlarında bile akan, şuurlarının altında yer eden Haçlı ruhu ile birlikte Batı emperyalizminin İslam ruhundan korkması ve İslam gücünü yok etmek istemesidir. Öyle ki, bütün Batılıları bu ortak duygu ve bu ortak maslahat birleştirmekte ve bu, Komunist Rusya ile Kapitalist Amerika'yı bir noktada, bir arada tutmaktadır. Hem Haçlı emperyalist dünyada, hem de maddeci Komunist dünyada aynı şekilde İslam'a karşı tertiplere girişmekteki Uluslararası Siyonizmin rolünü unutamayız. Bu ise, Resulullah'ın Medine'ye hicret etmesinden ve İslam devletinin kurulmasından bu yana Yahudilerin sürekli olarak oynadıkları bir roldür.
28 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.