Bizim oturduğumuz beş katlı apartmanda yaşlı bir kadın yaşıyor. Kendisi doktor. Yetmiş beş yaşında.Televizyonu açıp ta Gorbaçov un konuştuğunu duyunca oturduğu birinci katın penceresini açıyor ve avazı çıktığı kadar “Yaşasın Stalin!” “Yaşasın İnsanlığın Aydınlık Geleceği Komünizm !” Diye bağırıyor
“Kadının Özgürleşmesi” İddiası
Sovyetler Birliği yönetiminde uygulamada, bu göklere çıkarılan “Kadının Özgürleşmesi” kendini farklı bir şekilde gösterir.Kadınlar korunma haklarından mahrum kalarak, erkeklerin talep ve isteklerine boyun eğmek ve ağır beden işçiliğiyle hayatlarını kazanmak zorunda bırakılırlar. En kötü üne sahip işçi kamplarında bile bir milyondan fazla kadın vardır.
Reklam
Türkçülerin bu şekilde düşünmelerinin sebebi aile müessesesinin kuvvetlendirilmesine olan inanç ve kadının bir milletin geleceği olan çocukların eğitimdeki rolünün bilinmesiydi. Gerçekten de ahlâk eğitiminde okuldan ziyade aile ve annenin rolünün olduğuna inanıyorlardı. Çocuğa okulda ahlâklı olmak ne kadar anlatılırsa anlatılsın anne ve baba okulda anlatılanın aksini icra ediyorsa çocuktaki ahlâkî gelişim sağlanamazdı. Çocuk eğitiminde tutarlılığa vurgu yapan başka bir yazar da Zeki Sofuoğlu’ydu. Ona göre bu konuda aile ve okul birlikte hareket etmeli, birinin kurduğunu diğeri yıkmamalıydı. Türkçülerin kadın, aile ve çocuğa verdikleri değer Komünizme karşı cephe almalarında bir itici güç olmalı. Zira Türkçülerin nazarında Komünizm bütün bu “manevî yapıyı yıkmaya azmetmiş” bir fikirdi. Esasen Türkçüler, Komünistlerin Türklüğü meydana getiren maddî ve manevî yapıyı ne kadar “hırpalamaya” çalışırlarsa çalışsınlar başarılı olamayacaklarına inanıyorlardı. Zira Türkçülere göre Komünistler, Türk milletinin hiçbir “tuzağa” düşmeyecek kadar “uyanık” ve istiklâlini savunmaya hazır olduğunu bilmiyorlardı. Türkçüler de Türk milleti kadar uyanıktı. Komünizm, başka çehrelerle, karşılarına çıktığında da fikirleri değişmeyecekti.
399 syf.
5/10 puan verdi
Helal olsun Cavit Ersen'e!!
Kitap 1976 da basılıyor. Türkiyenin karisik dönemlerinde. Bu kitap bir roman değildir. Kitap 2 bölümden oluşur: 1. Roman kısmı:bu kısım kitaba roman denilip doneminde basilabilmesi icin uydurulmuş bir kiliftir. Saçma sapan bütün erkek kahramanlarin isimlerinin selim veya salim , 3 kadin kahramanin ismi Ayşe, geri kalanlar rus. 3 hikaye var kitabin sonunda 3 hikaye manasiz bir sekilde birleşiyor. Tavsiyem roman kısmını kesinlikle okumayın. Berbat. 2. Kısım: İdeolojik . Kitabın asil yazılış amaci ve 10 puanı hakeden bölümü. Büyük bir cesaret göstermiş yazar. Insanlara hapse tikmak icin sebep aranilan bir dönemde böyle kitabin basılmış olması müthiş. Bu kisimda siyonistler, komünistler, adnan menderes, ecevit, darendelioglu, gomel zağis davası, Türkeş, dokuz ışık, o günlerin ahvali durumu hakkinda bilgiler mevcut. Ama asil amaç turk gencligini komünizm tehlikesine karşı bilinçlendirmek. Kitabin bu kismini okuyun. Roman kismi 0 puan. Ideoloji kismi 10 puan toplamda 5 puan. Tarafli yazılmış bir kitaptır. İçerisinde bolca milliyetçilik barındırır. Roman kısmı ile ideoloji ic ice yazilmis gene taktiksel bir düşünce. Roman okurken bir anda ecevitten bahsediyor. Sonra roman gene devam gibi. Okurken kafaniz karışmasın Yazarla ilgili not:malesef yazar gerektigi kadar ilgi görmedi son zamanlarında yek basina vefat etmiş. Cesedini 1 ay sonra mi ne bulmuşlar cebinden 10 tl çıkmış. Nankör bu millet. Bi ara mezarına uğrarım.
Zindanlar
ZindanlarCavid Ersen · Sinan Yayınları · 19756 okunma
Otoriter özellikleri bazı durumlarda daha az belirgin ol­makla birlikte, totaliter özellikleri ağır basan kitle örgütlen­meleri, komünizm ideolojisi etrafında da sık sık görülebilir. Bunlar da, açık veya gizli komünist partilerinin birer uzantısı olarak çalışırlar. Bazı toplum kesimlerini, mesleksel görünüm­lü veya gençlik ya da kadın kuruluşu niteliğindeki bir örgüte çekmek, doğrudan komünist partisine çekmekten çok daha kolaydır. Bu aracı örgütlerde, bir yandan kitle eylemleri çerçe­vesinde kişiler yönlendirilirken, öte yandan da belirli bir eği­tim ve süzgeçten geçenler partiye kazandırılırlar.
Sayfa 315Kitabı okudu
Kadınlarla alakalı olarak her fikir kadına ayrı bir mevki gösteriyor. Faşizm evde oturması, komünizm fabrikaya gitmesini söylüyor. Kadın da erkek gibi bir cinstir ve kıstas da kadınlığında değil ruhunun yüceliğinde, zekasında ve ahlakındadır. Bu kadın için de erkek için de böyle.
Geri144
447 öğeden 441 ile 447 arasındakiler gösteriliyor.