balkonun bir köşesinde, biraz kahve, biraz çiçek, biraz sigara, biraz baba, biraz şarkı, biraz kokusu, biraz tebessüm, biraz sancı. olan, olmuş, olacak her şeyi avuçlarımı sıktığım kadar belirledim. sol avucumda kulağıma ilk kez fısıldanmış bir kelimeyi sımsıkı tutarken, sağ avucumda defalarca söylenmiş bir kelimeyi serbest bıraktım, tarifi imkansız olan bir huzurla.
kalk, koşman gerek.