Profil
Eğer insanın neye eriştiğini keşfetmek istiyorsak, bunu ancak insanların ne olduklarının cevabı içinde bulabiliriz ve insanların ne oldukları diğer şeylerin hepsinden öte çeşitlidir. Istatiksel bir hayalden daha fazla ve ilkelci bir rüyadan daha az, hem hakikat hem de gerçekliğe sahip olan bir insan doğası inşa edeceğimiz bu çeşitliliği -erimi, doğası, temeli ve anlamları- kavramakla mümkündür. Clifford Geertz
Charles Darwin'in ilk olarak On the Origin of Species by Means of Natural Selection (1859) (Doğal Seleksiyon Yoluyla Oluşan Türlerin Kökeni)'da ortaya konulan evrim teorisi de ondokuzuncu yüzyılın ikinci yarısında entelektüel üzerinde güçlü bir etkiye sahip oldu. Darwin'i destekleyen Herbert Spencer, aşağı yukarı hayvan türlerinin uyum sağlayıp gelişim göstermeleri gibi insan topluluklarının da bireyler arasi rekabet ve 'en güçlünün hayatta kalması şeklinde evrildiklerini öne süren Sosyal Darwinizm teorisini geliştirdi.
Reklam
O halde, antropoloji nedir? Gelin kavramın etimolojisiyle başlayalım. İki Yunanca kelimenin, 'insan' ve 'fikir' olarak tercüme edilebilen 'anthropos' ile “logos’un bir bileşimidir. Yani antropoloji, insanlara dair neden ya da 'insanlara dair bilgi'dir. Bu durumda sosyal antropoloji toplumlardaki insanlarla ilgili bilgi anlamına gelir. Bu tür bir tanım elbette ki antropolojinin yanı sıra başka sosyal bilimleri de kapsayacaktır, ancak yine de bir başlangıç olarak yararlı olabilir. Bu disiplinde çok önemli olan 'kültür' kelimesi de, yetiştirmek, terbiye etmek anlamına gelen Latince 'colere'den gelmektedir. (“koloni' kelimesi de aynı kökene sahiptir.) Bu durumda kültürel antropoloji ise 'terbiye edilmiş/işlenmiş insanlarla ilgili bilgi' yani insanlığın doğal özellikleri değil de edinilmiş olan özelliklerine dair bilgi anlamına gelmektedir. ‘Kültür', Ingilizcede en karmaşık iki ya da üç kelimeden biridir (Williams 1981: 87). 1950'li yılların başında Clyde Kluckhohn ve Alfret Kroeber (1952) kültürün 161 farklı anlamını çıkardılar.
Yukarı Burma'daki Kachinler Hıristiyanlıkla ilişkiye geçmeyi reddediyorlarsa, bizden daha az uygardırlar ve Kalahari'nin San halkı ('Bushmen') okuryazar değillerse bizden daha az akıllıymış gibi görünürler. Bu tür bakış açıları, başka halkların kendi şartları içinde bizden farklı olabileceklerini düşünmeyen ve onlari anlamanın önünde ciddi bir
Sayfa 35 - AvestaKitabı okudu
Kişilik gelişime sahip olan bir şeydir; başlangıçta, doğuşta , orada değildir fakat toplumsal deneyim ve eylemlilik süreci içinde oluşur, yani, bireyin bir bütün olarak süreç ve de sürecin içinde yer alan diğer bireylerle olan ilişkilerinin bir sonucu olarak birey kendisinde gelişir. George Herbert Mead
Sayfa 63 - AvestaKitabı okudu
Bizim insan karakteri olarak bildiğimiz şey doğuştan gelmez; öğrenme yoluyla elde ediliyor olmalı. İçimizdeki gerçek insan, antropolojinin anladığı şekliyle, sosyal ve kültürel dünya ile kurduğumuz bağlantı aracılığıyla ortaya çıkar. Her day. ranışın toplumsal bir kökeni vardır; nasıl giyindiğimiz (ya da aslında niye giyindiğimiz), dille nasıl
Reklam
Günümüz kuzey-doğu Zaire 'sinde bulunan Ituri ormanındaki Mbuti pigmeleri basit bir teknoloji kullanan avcı ve toplayıcılar olup sosyal farklılaşma cinsiyet, yaş ve kişisel niteliklere dayanır (Turnbull 1979 (1961), 1983). Iki şekilde avcılık yapıyorlar: ok ve yayla bireysel olarak ve toplu olarak da ağlarla. Kadın ve çocuklar bol miktarda olan
Sayfa 71 - AvestaKitabı okudu
Bizler biyolojik türler olarak ekosistemlerin içinde yer alıyor ve onları biçimlendiriyoruz ; kültürel varlıklar olarak da, çevremize dair kavramlar geliştiriyor ve kendimizi onun dışına yerleştiriyoruz.
914 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.