b

Binnur Şafak Nigiz

"Kuş uçmaktan vazgeçse bile gökyüzü her zaman olduğu yerde duracak,"
Sayfa 166 - Dokuz YayınlarıKitabı okudu
Bana işlediği en büyük suç, en affedilmez günahmışım gibi baktı ama aynı zamanda bu günahı işlemeye muhtaçtı.
Sayfa 133 - Dokuz YayınlarıKitabı okuyor
Reklam
Sanki gözlerimde hasarlarla dolu eski bir duvar vardı; duvara birçok görüntü yansımıştı ve boyası kavlayan duvarın yere dökülen her bir parçasında bir anı gözlerimden intihar ediyordu.
Sayfa 83 - Dokuz YayınlarıKitabı okudu
Nefes nefese kalmış bir hâlde ona baktım. Karanlığıma. Onun ateşe verdiği gökyüzünün altında eriyen çaresiz bir çakıl taşıydım.
Sayfa 353 - Dokuz YayınlarıKitabı okudu
Ona vefa borcum vardı. Beni yalnız bırakmayan ilk insandı o.
Sayfa 167 - Dokuz YayınlarıKitabı okudu
Çaresi bulunamamış bir hastalığa yakalanmışım da, bir türlü ölemiyordum sanki.
Sayfa 27 - Dokuz YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Bu vaktin büyük bir kısmını düşünerek, sorgulayarak, anılarımın üzerinden siyah pilot kalemle geçip onları belirginleştirerek geçirmiştim. Sorun düşünmek değildi aslında. Sorun, düşündüklerinin içinden çıkamamaktı Düşüncelere hapsolmaktı. Ne zaman bir düşünceye hapsolsam, bileğime görünmez bir neşter basıyordum.
Sayfa 218 - Dokuz YayınlarıKitabı okudu
"Sen benim ezanımsın." Parmakları belim boyunca kaydı, beni sıkıca kavradı. "...ve ben Müslümanım." Alnını alnıma yasladığında, şu an çarpan benim kalbim miydi yoksa onun kalbi miydi ayırt edemiyordum. "Seni duymadığım yerde gün doğmaz, gece olmaz ve ben hep eksik kalırım."
Sayfa 399 - Dokuz YayınlarıKitabı okudu
"İyi ki doğdun ay ışığı."
Sayfa 400 - Dokuz YayınlarıKitabı okudu
"Şimdi biraz nefes alalım kız çocuğu," dedi mesafesini biraz bile kısmadan. Derin bakışlarının odağı altında, dikkatli bir şekilde bakarken beni odanın ortasına doğru çekti ve büyük eli belime kayarken, "Dans edeceğiz." diye fısıldadı kısık bir sesle. "Ayaklarımın üstüne bas."
Sayfa 320 - Dokuz YayınlarıKitabı okudu
444 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.