b

Biyografi Tarih Bilim-Teknoloji-Mühendislik

0 üye
Bilimin bütünleyici özelliği insanı her zaman büyülemiştir. İnsanın kendi başına üstesinden gelemediği sorunları çözmek için bilim her zaman bir çözüm yolu olmuştur. Bu yüzden Hobbes ''Tabiatın ne olduğunu sadece yüksek bilgi sahibi kişiler anlayabilir'' demiştir. İşte bu sebeple her şeyi anlamada ve anlamlandırmada bilim çok önemlidir. -J. Robert Oppenheimer
Sayfa 20 - Kara KargaKitabı okudu
Yaralılar sessizdi. Acıdan haykırmak ne kelime, kimse ağlayamıyordu bile. Kimse şikayet etmiyordu. Çocuklar bile ağlamıyordu.
Sayfa 127 - Kara KargaKitabı okudu
Reklam
Oppenheimer bilimsel çözümler için bilim insanlarının felsefi bir zihne sahip olması gerektiğini söylemektedir. Felsefi zihne sahip olan bilim insanlarının sorunları sırasıyla kendi aralarında tartışmaları, ardından üretilen çözümlerin uygulanabilirliği üzerinde çalışmalar yapmaları gerekmektedir. Felsefi açıdan baktığımızda bilimin özelliklerin biri de dinamik bir yapıda olması, yani sürekli gelişmesidir. Bu gelişimin bağlı olduğu statların, mesela bilimsel keşiflerin dayandığı psikolojik özelliklerin incelenmesi felsefenin önemli konularından birisidir. Bilimin yapı olarak belirli sınırlar içerisinde güvenilir ve kesin bilgiler verdiği kabul edilir. Oysa felsefe çağlardan beri sorular sormuş ve bu soruların sonucunda kesin ve net bilgilere ulaşabilmiş değildir. İşte bu noktada bilim devreye girmektedir, felsefenin belli başlı bazı sorularına kesin çözüm getirebilecek tek araç bilimdir.
Sayfa 122 - Kara KargaKitabı okudu
Ruhsal olarak kendini çok kötü hissediyordu. Atom bombasının icadı ile yüzbinlerce insanın ölümüne sebep olmuş, bir ülkenin kaderiye oynamıştı. Artık daha fazla içiyordu, geceleri kabuslarla uyanıyordu. Akılında sadece savaş sahneleri ve ölen insanlar vardı. Bilim için çıktığı bu yolda ölüm meleğine dönüşmüştü.
Sayfa 118 - Kara KargaKitabı okudu
J. Robert Oppenheimer... O bir fizikçi, bir bilim adamı, bir dahi, bir mucit. O ailenin ideal evladı, tutkulu bir aşık, sadık bir koca, sevgi dolu bir baba, eşsiz bir öğretmen ve bir yok edici. İnsanlık tarihinin en acıklı, en zor, en zalim, en dehşet, en karanlık, en korkutucu ve en travmatik deneyini gerçekleştirdi. Atom bombasını icat etti. Sonuç: Tarihin hafızasından silinmeyecek bir yıkım. Katiyen üstesinden gelinemeyecek bir korku, amansız bir tehdit. Üstelik bu korkunç silahı icat eden Oppenheimer, tam bir barış yanlısı. En zorlu fizik problemlerini kolaylıkla çözebiliyor, hayatının her döneminde dünya barışının öneminden söz ediyor, sevgi dolu bir eş, üstelik öğrencileri de ona bayılıyor.
Sayfa 7 - Kara KargaKitabı okudu
''Bilim teknolojiyi geliştirdikçe, insan artık geriye doğru mu gidiyor?'' Bilim, tarih boyunca insanı doğrudan etkilese de bugün geldiğimiz noktada her alanda ve her gelişmede hayatımızı daha hızlı değiştirmektedir. Sadece akademik tartışmalara değil, artık günlük kullandığımız dile bile etki etmektedir. Bilimin hızla değiştirdiği dünyada insan da hızla değişmektedir. Değişimin olumlu yönleri olsa da, olumsuz bir çok yönü de bulunmaktadır. Teknolojinin her an değişip farklı boyuta evrilmesi insan hayatını kolaylaştırdığı gibi zorlaştırmaktadır da. Çünkü bilim ışığında gelişen teknoloji bireyin toplumdan kopuşuna sebep olup insanı depresyona, yalnızlığa, bencilliğe hatta kimlik arayışına bile sokmaktadır. Bütün bunlar insanın hayattan daha geri çekilmesine yol açmakta ve birtakım toplumsal sonuçlar doğurmaktadır.
Sayfa 42 - Kara KargaKitabı okudu
Reklam
Geri14
49 öğeden 41 ile 49 arasındakiler gösteriliyor.