Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Profil
Son . Kitabı kesinlikle tavsiye ediyorum.Dopdolu.
. . Nasıl ki tamamen kendinizi has bir dile sahip olamazsınız, tamamen kendinize has bir espri anlayışına sahip olmanız da mümkün değildir. . .
Sayfa 161Kitabı okudu
Doğrusu buymuş. : D
. . Deliler kendi kendilerine konuşamaz çünkü başkalarıyla da konuşamazlar. . .
Sayfa 158Kitabı okudu
Reklam
Zordu...
Bir zamanlar benliğe yönelik korkunç şüpheler varken şimdi kati surette varılmış kanılar vardır; bir zamanlar felç durumu varken şimdi sınırsız olasılıklar vardır; bir zamanlar farkında olunmasa da azap çeken bir ruh varken şimdi pragmatik, ne yapılması gerektiğini ve bir şey yapılabileceğini bilen biri vardır.
Sayfa 157Kitabı okudu
Delilik bir nevi yabancılaşmaysa, deli rolü bizi en dehşeten- giz yabancılaşma biçimleriyle tanıştırır. Winnicott'ın dediği gibi "delilik inanılma ihtiyacı duymak" ise, deli rolü de inanılmasına ihtiyaç duyulan performanstır ve performans inandırıcıysa, başarılıysa, performansa inanmak bizi inançsızlık konusunda özgür bırakarak ya da inanma ve inanmama diyarından bütünüyle çıkararak-deli insanın inanılma ve kendisine inanma ihtiyacı üzerine düşünmeye sevk eder.
Sayfa 156 - Deli insan en çok, çözümü bildiğine inanılmasına ihtiyaç du- yar; ama hangi sorunun çözümünü bildiğini bilmez. Bu oyunların her birinin gösterdiği üzere çözüm sorundan önce gelir; çözüm problemin büründüğü biçimdir.Kitabı okudu
:D
"Beterin beteri olduğu sürece/Umut etmek gerekir." . .
Sayfa 153 - Kral Lear'ın IV. Perde, 1. Sahnesinde Edgar'ın sözleri.Kitabı okudu
. . "Delilik size tahammül edebilen hiç kimse bulamadığınızda olan şeydir," . .
Sayfa 152 - İngiliz analist John RickmanKitabı okudu
Reklam
En başta Aşk :D
İnsanlara anlaşılmaz ve/veya aşırı derecede rahatsız edici davrandıklarında deli deriz. Deliler anlayamadığımız ve kabul edilmez davranışlar sergileyen, dolayısıyla da bizi tehlikeye atan ya da kendimizi tehlikede hissetmemize sebep olan insanlardır. İnsanları anlamaya ne denli büyük bir kültürel yatırım yaptığımızı ortaya koyarlar. Neredeyse diyebiliriz ki delilik, birbirimizi anlamamızı idealize etmemize ve birbirimizi anladığımıza inanmak istememize sebep olan şeydir.
Sayfa 152Kitabı okudu
Dünya bir tiyatro sahnesi ve bizde onun oyuncuları...
. . Tüm dünya bir sahnedir ve başka dünya yoktur. Her daim sadece rolümüzü oynarız. . .
Sayfa 150Kitabı okudu
Bizler ya da en azından bir kısmımız -insanların ne yazık ki aklı başında ve deli diye ikiye ayrılmadığına, hepimizi kapsayan bir süreklilik bulunduğuna ve hepimizin bu iki şeyin huzursuz bir karışımını ihtiva ettiğimize ikna edilmiş vaziyetteyiz - tabii eğer böyle ikili bir ayrım yapılabilirse.
Sayfa 148Kitabı okudu
Aklı başında olmak - ya da olduğunu sanmak işte tüm mesele bu :D
"Delilik" kelimesi, yaşanmayan ya da belli kısıtlamalar içinde yaşanan hayatlar için de kullanılır - en azından aklı başında olduğunu düşünen insanlarca. İnsanın aklının başında olduğunu düşünmesi son derece iç rahatlatıcıdır, ama aynı zamanda çok yanıltıcı ve hatta dikkat dağıtıcı da olabilir. Delilik denen şeyin bu denli korkutucu olması, kısmen yaşamadığımız bir hayatı, başımıza gelme ihtimali taşıyan bir olayı, yapma ihtimalimiz olan bir şeyi, çok vahim bir durumun tek çözümünü temsil etmesinden kaynaklanır.
Sayfa 139Kitabı okudu
78 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.