Normal polisiye romanlarından çok farklı olarak tasavvufi düşünceler ve mistik olaylar içeriyor. Olay akışı o kadar güzel işlenmiş ki asla sıkılmıyorsunuz. Şems-i Tebrizi ile Mevlana'nın hayatına ve ilişkisine de yer verilmiş, dahası tasavvufi düşünceleri de kitaba çok ayrı okuma keyfi vermiş. Bu iki Allah yolcusunun hayatını, aralarındaki anlatılması ve anlaşılması zor olan o ilişkiyi de çok güzel açıklamışlar. Çoğu okurun kitabı bitirdikten sonra bu iki derviş ve yaşadıkları olaylar hakkında daha fazla bilgi edinmek için araştırmaya girişeceklerine emim :)
Londra'dan sadece çocukluk hatıralarından tanıdığı Konya'ya gelen Kimya Karen Hanım ile beraber bir yolculuğa çıkacaksınız ve bu düşsel yolculukta neyin gerçek neyin hayal olduğunu karıştırabilirsiniz. Bu nedenle kitabı okurken mantığınızı bir kenara bırakmanızı, daha doğrusu madde alemini terk edip mânâ alemi ile okumanızı tavsiye ederim. Anlatılmak istenen mesajları ve tasavvuf felsefesini ancak o zaman kavrayabilirsiniz. Kitabı okurken Konya sokaklarını ve bahsi geçen yerleri gezme isteği içinize doğabilir ve Konya'ya bilet ararken bulabilirsiniz kendinizi. :)
Ben bu kitabı okurken gerçekten çok keyif aldım. Tüm okurlara da tavsiye ederimm.️