Elmaslar yerin çok derinlerinde, çok uzun zamanlarda oluşurmuş. Çok karanlıkta, çok sıcaklıkta ve çok büyük basınç altında... Aslında kömürmüş bunlar, karanlık, basınç ve sıcak onu böyle pırıl pırıl bir şey haline getiriyormuş. Ne garip değil mi?
Köleler, efendilerinden nefret etmektense özgür ruhlu kölelerden nefret etmeyi tercih ederler. Böylesi daha güvenli ve kolaydır. Kişilik sahibi olmak gibi bir külfete katlanmayı gerektirmediği gibi efendilerinin gözüne girme fırsatıdır aynı zamanda. Konu bu olduğunda, öyle çabuk birleşirler ki şaşarsın.
İnsan aşık olduğunda ne aptal olur. Peki neden tüm insanlar bu aptallığa kavuşmak için uğraşır? Acaba asıl aptallık aşksız kalmak mı? Yoksa insanlar aşık oldukları zaman içine düştükleri saf insanlık halini aptallık mı sanıyorlar? Emin değilim.