Bana karşı nazik, fakat daima arada bir boşluk bırakan tavrını muhafaza etti.
Dostluğumuz dıştan ne kadar ilerlerse ilerlesin, içi bana daima kapalı kaldı.
"Daha çok anlat" dedim.
"Hoşuna gidiyor mu?"
"Çok.Elimden gelse seninle sekiz yüz elli iki bin kilometre hiç durmadan konuşurdum."
"Bu kadar yola nasıl benzin yetiştiririz?"
"Gider gibi yaparız."