Nasıl olmam gerektiğini düşünmek için yazıyorum. Ortada çağrışık bir sorun var. Herkesten bir beklenti kapıyorum. Bilinen en büyük virüs. Kana bir kere karışınca bu iğrenç virüs, insan kendi olmayı unutuyor. Bir kere kendi olmak için açıyor ağzını, sözleri tanıyamıyor. Belirtisiz bir şekilde kendinizi kaybediyorsunuz. Yürüyüşünüz değişiyor. Bu beklenti virüsü için geçerli tek bir test vardı birkaç sene öncesinde onunda sonu geldi. İnsanlar yazarak tanıyorlardı kendilerini, peki ya şimdi…
Artık yazarak bile tanışmak mümkün değil gibi. Yazılanlarda bile beklenti virüsüne rastlanıyor. Herkes bir başkasını mutlu etmeye çalışıyor. Hepimiz bu zehirli virüsten haberdar olmadan hasta ruhlarımızla yürüyoruz sokakta. Ne iğrenç virüs, maske takmak bile etkilemiyor. Hızla bulaşıyor, sanata, edebiyata, spora ve nicelerine. Sonu ne zaman gelecek bu sonsuz beklentilerin. Biri bir ilaç bulmalı ya da bir aşı bir yolu olmalı insanın insandan sıyrılmasının.