f
Felsefe/Sanat
Demek ki –bütünlüğü içinde ele aldığımızda– bir tragedyada, onu şöyle ya da böyle kılan altı öğe vardır: Öykü, karakterler, sözel dışavurum, düşünce, gösteri ve şarkı düzeni. Bu öğelerden ikisi taklidin araçlarıdır, bir başkası yapılış biçimidir, öbür üçü de nesneleridir; bunların dışında bir öğe de yoktur.
Sayfa 49 - Can YayınlarıKitabı okudu
Şiirde “olanaksız” görünen şeyler bir biçimde açıklanabilmelidir: Ya güzelleştirme çabasıyla ya da genel kanıya uygunlukla.
Sayfa 138 - Can YayınlarıKitabı okudu
*
...öğrenmenin yalnızca felsefeciler için değil
–ortak çok yanları olmasa da–
tüm insanlar için çok hoş bir şey olmasıdır.
*
Sayfa 38 - Can YayınlarıKitabı okudu
Kendilerinden bir şey eklemezlerse izleyicinin anlamayacağını sanan oyuncular sahnede ellerini kollarını sallarlar.
Sayfa 142 - Can YayınlarıKitabı okudu
şarkı, tragedyanın ön önemli çeşnisidir.
Sayfa 52 - Can YayınlarıKitabı okudu
Kişiler, karakterleri taklit etmek için eyleme geçmez; ama eylemleri sırasında ve ölçüsünde karakterlerine bürünürler. Öyle ki eylemler ve öykü, tragedyanın başlıca ereğidir; ve erek her şeyde çok önemlidir.
Sayfa 49 - Can YayınlarıKitabı okudu
Bir olayın bir öncekinden “dolayı” meydana gelmesiyle bir öncekinden “sonra” meydana gelmesi arasında büyük fark vardır.
Sayfa 64 - Can YayınlarıKitabı okudu
Tarihçi ile ozan arasındaki fark, birinin dizelerle, ötekinin düzyazıyla yazması değildir, aralarındaki fark, birinin gerçekten olmuş, ötekininse olabilecek şeyleri anlatmasıdır.
Bu yüzden şiir, felsefeye tarihten daha yakındır ve daha değerlidir; çünkü şiir daha çok genelden; tarihse özelden söz eder.
Sayfa 60 - Can YayınlarıKitabı okudu
Homeros, nasıl yalan söylenmesi gerektiğini de öğretmiştir ötekilere; yanlış akıl yürütmelerin nasıl kullanılacağını göstermiştir.
Sayfa 125 - Can YayınlarıKitabı okudu
Tragedya için
Genel olarak bir sınır saptamak gerekirse olabilirlik ya da zorunluluk sonucu art arda gelen bir dizi durum içinde, yıkımdan mutluluğa ya da mutluluktan yıkıma geçmeye yetecek sürenin uzunluk için uygun bir sınır olduğunu söyleyebiliriz.
Sayfa 54 - Can YayınlarıKitabı okudu