"İnsanın mutluluğuna hangisi
daha çok katkıda bulundu,
gerçek mi yoksa hayal mi ?"
Himmm
Sevgi arzular, korku kaçınır. Bu yüzden aynı kişi tarafından en azından aynı süre içinde hem sevgi hem saygı göremeyiz. Çünkü saygı gösteren gücü tanır, bu da ondan korkması demektir: O huşu içindedir. Sevgiyse hiçbir gücü tanımaz, ayrıştıran, farklılaştıran, üst ya da alt sıralara koyan hiçbir şeyi tanımaz. Hırslı insanlar saygı duymadıkları için gizliden gizliye ya da açıkça sevilmeye kafa tutarlar
Evlilik ve mutluluk üzerine
Özgür ruhlar tüm alışkanlıklardan ve kurallardan, kalıcı ve kesin olan her şeyden nefret eder, bu yüzden özgür ruhlar etrafındaki ağı acı çeke çeke parçalar durur; sonunda irili ufaklı sayısız yaranın acısını çekecek olsa bile ,çünkü bu iplikleri kendinden, bedeninden, ruhundan koparıp atmak zorundadır
Ahlakın kendisi bir süreliğine, bireyin acıdan kaçınmak için boyun eğdiği baskıdır. Sonra töre olur, daha sonra özgür iradeyle gösterilen itaate ve nihayetin de hemen hemen içgüdüye dönüşür: O zaman uzun süredir alışkın olunan ve doğal olan her şey gibi hazla ilişkili hale gelir şimdi buna erdem denir
“ İnsan eylemleri için söz verebilir ama duyguları için veremez; çünkü bunlar istem dışıdır “
Her koşulda kendi olabilen kadınlar candır :)
“ Kadınlar aşk uğruna , onları seven erkeklerin hayal dünyalarında oldukları şeye dönüşürler “
“Ama acı çektirmenin zevk verdiğini, diğer insanları hiç değilse düşüncelerinde incitmenin, üstlerine küçük kötülük mermileri yağdırmanın kendisini sık sık eğlendirdiğini hem de iyi eğlendirdiğinitiraf edebilecek kaç tane dürüst insan vardır? Çoğunluk dürüst değildir, birkaç insan da böyle bir hayâsızlıktan haberdar olamayacak kadar iyidir”
Otur bu önermeyi dakikalarca düşün simdi :)
Ahlakçı insan,” diyor, "düşünülür (meta- Fizik) dünyaya fiziksel insandan daha yakın değildir
Sayfa 15Kitabı okudu
Umut beklentidir ,beklentiler ise çoğu zaman üzer .
Zeus insanın, diğer kötülükler yüzünden ne kadar eziyet çekerse çeksin hayatı gözden çıkarmamasını, tekrar tekrar eziyet çekmeye devam etmesini istedi. Bu amaçla insanlara umudu verdi: Aslında bu kötülüklerin en kötü- südür çünkü insanın azabını uzatır !