Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

İbretlik Hikayeler

Profil
ANNE YÜREĞİ!..
~•~ Sana bir kaç kelimelik bir halk masalı anlatayım: Sevgilisi âşığından annesinin ciğerini istemiş: Git anneni öldür ve ciğerini bana getir!.. Çocuk bu işi yapmış... Elinde annesinin ciğeri, koşarken ayağı bir yere takılmış ve düşmüş... Ciğer haykırmış: Vah evlâdım, acıdı mı bir yerin?.. ~•~
Sayfa 32 - Yanlış değilsem sonradan sevgilisi de annesinin ciğerini söken bir başkası için beni de terk eder demiş. O yüzden diyoruz ki ANNE RIZASI, ANNE RIZASI, ANNE RIZASI...Kitabı okudu
Gömleğin yakası...
"Adamın biri gidip, son zamanlarda gözlerinin dışarı fırladığını ve kulaklarının da devamlı uğuldadığını söyleyerek doktordan yardım istemiş. Doktor adamı hasta muayene ettikten sonra ciddi bir eda ile başını sallayıp, bademciklerinin alınması gerektiğini söylemiş. Adam bademciklerini aldırmış fakat bunun bir faydası olmayınca başka bir doktora gitmiş. Bu doktor ise adama bütün dişlerini çektirmesini söylemiş. Adam bütün dişlerini çektirmiş ama ne gözlerinin patlaklığı geçmiş ne de kulaklarının uğultusu dinmiş. Bunun üzerine adam üçüncü bir doktora görünmeye karar vermiş. Bu doktor altı aylık ömrü kaldığını söyleyince adam çok üzülmüş. 'Mademki yakında öleceğim, bari o vakte kadar krallar gibi yaşamalıyım,' demiş. Gıcır gıcır son model bir araba almış, üniformalı bir şoför tutmuş, şehrin en iyi otelindeki bir daireye yerleşmiş, en lüks terziye yirmi takım elbise diktirmiş. Hatta gömleklerini bile bir gömlekçiye sipariş etmiş. Gömlekçi, 'Kol 16, yaka 34' diye ölçülerini alırken adam, 'Yaka 33' diye düzeltmiş. Gömlekçi tekrar ölçüp '34' diye ısrar edince adam: 'Ama ben hep 33 yaka giyerim,' demiş. Bunun üzerine gömlekçi omuz silkip: 'Siz bilirsiniz, ama ben sizi uyarıyorum 33 yaka giymekte devam ederseniz, gözleriniz patlar, kulaklarınız da uğuldar,' demiş."
Sayfa 63 - Şule Yayınları, 190. Baskı, Eylül 2023Kitabı okudu
Reklam
Hârun Reşid devlet başkanıydı. Hep yanında olan Behlül Dânâ ise baş gözüyle gören için deli, kalp gözüyle gören için veli... Bir gün Behlül'e dedi ki Hârun: -“Gel seni vezir edeyim.” Karşı konulamaz bir teklif normal şartlar altında ama Behlül başka: -“Danışayım!” dedi. Adam görderdi peşine Hârun; acaba kime danışacaktı. Döndü Behlül ve: - “Olmaz!” dedi, “Kabul edemeyeceğim” -“Ben baktırdım” dedi Hârun Reşid, “Sen helaya gitmişsin bu arada, kime danışmış olabilirsin ki?” -“Evet” dedi Behlül “Helâdakilere danıştım işte! Dediler ki bana: 'Bizler, herkesin elde etmek için azami gayret ettiği, hatta birbirleriyle kavga ettiği nefis şeylerdik; pahalı gıdâlar idik. İnsan içine girdik, bir gece kaldık, bu hâle geldik. İbret al bizden ve insan içine girme!" "Dünya ibret alan için hikmet yeri, ona kıymet vermeyen için ni'met yeri."
Sayfa 82
*İBRETLİK BİR KISSA,* 🌹KISSADAN HİSSE ALABİLMEMİZ TEMENNİSİYLE...!🌹 *İbrahim Bin Ethem* Rahimehüllah Hazretleri, tâcı tahtı terk ediyor, Seneler sonra Kendi YAPTIRDIĞI camide yatsı Namazı kılıyor, Dışarıda kar var, hava çok soğuk, "Şurada kıvrılayım da sabah olunca giderim” diye düşünüyor ve Caminin bir köşesine çekilmiş.... Caminin
86 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 saatte okudu
Tarifi var mıdır, huzura giden yolun? Tarifi var mıdır, huzurla biten sonun?
Size kitabı şöyle bir özetleyeyim: Hayatında her isteğini elde etmiş, istediği her şeye sahip olan Metin şükürsüz, kendini beğenmişin tekidir. Günün birinde bir dilenci ile karşılaşır. Dilenciye küçümseyen bakışlarla, hakaret edercesine bakar. Dilencinin dilencilik yapmasının sebebi bir işte çalışırken kaza geçirip sağlık sorunlarından dolayı
Münkesir
MünkesirErdal Fidan · İkinci Adam Yayınları · 202343 okunma
KARINCADAN ALINAN İBRET
Emîr Timur’a, “Emîrlik gibi yüksek bir makama nasıl eriştin?” diye suâl ettiler. Şöyle cevap verdi: “Aslâ ümitsizliğe düşmedim ve hiçbir güçlükten yılmadım. Maksadıma erişmek için bir karıncadan ibret aldım. Bir gün düşmanlarımdan kaçmış, bir harabeye sığınmıştım. Âkıbetimden endişe etmekteydim. Ansızın gözüm bir karıncaya tesadüf etti. Kendinden daha büyük bir buğday tanesini almış, duvardan yukarı çıkıyordu. Yolun yarısına varınca, buğday ağır olduğu için yere düşüyordu. Karınca tekrar alıp çıkmaya çalışıyordu. Saydım; bu hâdise altmış-yetmiş defa tekrar etti. Karınca, vazgeçmedi ve en sonunda buğday tanesini, duvardan yukarıya çıkarıp maksadına erişti. Bu vaziyeti görünce, ondan ibret aldım. Bende bir ümit peydâ oldu ve kendi kendime, ‘Ben, bu karıncadan daha âciz değilim!’ dedim ve maksadıma erişinceye kadar aslâ ümitsizliğe düşmedim, hiçbir güçlükten yılmadım.” (Orta Şekerli Tarih, Yedikıta Kitaplığı)
Reklam
84 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Hayat
Pessimizm.Bir həyatın həzin sonu.Tənhalıq.F.Kafka qələmindəki uğursuz, uduzan, introvert qəhrəmanlara çox oxşayan Bartlbi. Yazı yazır.Pəncərədən divara baxır.Tənha bir həyatın yaratdığı vahiməli, cavabsız suallarla savaşan və keçən hər gün bu savaşda məğlub olur.Həbs.Dustaq olması üçün dörd divar gərəkli deyil.Onsuzda, bu həyat ona yetəri qədər dustaqlığın hər anını yaşadır. Xilas isə birdir.Azad olmaq.Birdəfəlik. Əlvida Bartlbi.Sağ ol Herman Melville.
Mirzə Bartlbi
Mirzə BartlbiHerman Melville · Parlaq İmzalar · 012,3bin okunma
28 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.