Oradadırlar işte, ne iyidirler artık ne de kötü, ne tiksindirici ne iç açıcıdırlar, ne bunaltıcı ne heyecan verici, ne faydalı ne de zararlıdırlar. Var olan şeydirler sadece -bir pakettirler, günün solgunluğu, dekordurlar- sorgulanmaz varlıkları, düşünülmez soluklarını, daimi ve yanı başınızdakı mırıltılarını duymadan yaşama ihtimali, onları değiştirmek yahut ilişkinin şartlarını iyileştirmek. Kanıksanırlar, birlikte geçirilen yaşam gereğinden fazla doğal kabul edilir, hiç düşünülmez bile onlarla beraberliğimizi sürdürmenin sebebi bunu arzulamamız mıdır; sanki böyle bir şey mümkün değilmişçesine ilişkiyi durdurma, tersine çevirme yahut bitirme fikri hesaba katılmaz asla, nasıl ki belli bir ülkede veya belli bir ailede doğuyorsak, belli ebeveynlerimiz, belli kardeşlerimiz oluyorsa onlar da aynı yahut benzer şekilde yazgımızdır sanki.”
Sevgili karıma not:
Geçen yıl boyunca seninle 365 kez sevişmeye çalıştım. Sadece 36 kez başarıya ulaşabildim.
Bu 10 günde bir ortalama yapar ve takip eden başlıklar neden başarısız olduğumun bir listesidir.
Çok sıcak: 15 kez
Çok soğuk: 3 kez
Çok yorgunum: 19 kez
Geç oldu: 16 kez
Çok erken: 9 kez
Uyuyormuş gibi yapmak: 35 kez
Keyfim yok: 21 kez
Saçıma basıyorsun: 28 kez
Tek düşündüğün bu mu: 83 kez
Net bir “ben”in olmadığı yerde diğer kişinin bizim için değil bize yaptığı şeye aşırı tepki verir hale geliriz; ve sonunda kendimizi çaresiz ve ilişkide yeni bir konum tanımlamak için güçsüz hissederken buluruz.