Ön yargılarımız olumlu da olabilir: Sevdiğimiz insanlara isnât edilen suçlara tepki gösterip onları, daha ilk etapta vefâ süzgecinden geçirmemiz, buna delil değil midir?..
Sıkı sıkıya tutunduğumuz fikirlerimizin yanlış ya da eksik olabileceğini düşündüğümüzde veya anladığımızda, dünyanın bizim merkezimizde dönmediği gerçeğini idrâk etme fırsatıyla da karşılaşmış olmuyor muyuz?..
Asla kabul edemeyeceğimizi düşündüğümüz fikirlerin bile kendi iç mantıkları olduğunu sezdiğimizde, zihnimizin düşünce şablonlarını esnetme ya da değiştirme ihtiyacı hissetmiyor muyuz?..