Akış
Ara
Keşfet
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.37.32
k
Kitap Yorumu
Otomatik Portakal kitap yorumum
!!DİKKAT!! Yorumum spoiler içerir. Kitabı henüz okumadıysanız incelememi okumamanızı öneririm.
Kitabın başlarında ana karakter, Alex ve ‘’kardeşleri’’nin onca zavallı insana yaşattıklarına tanık olmak kendi adıma çok zor, can sıkıcı ve rahatsız ediciydi. Haftalarca bu kitabı okumaktan kaçındım. Elime alıp okumaya devam etmemi sağlayacak motivasyonu bulmakta çok zorlandım. Alex’in 10 yaşlarındaki iki kıza tecavüz ettiği kısım ise çok rahatsız edici ve mide bulandırıcıydı. Bu eylemi kızlara lütufta bulunmak, onlara bir iyilik yapmak gibi görmesi de Alex’in ne denli kötü ve kayıp bir insan olduğunu gözler önüne seriyor. Alex tutuklandığında ise çok mutlu oldum. Çok fazla kedisi olan yaşlı kadını öldürdüğü kısımda, bir kedisever olarak, kedilere de zarar vereceğinden çok endişelendim. Bunu yapmaya fırsat bulamadığında ise rahatladım.
Bir ana karakterin başına gelen kötü şeylere böylesine sevindiğimi hiç hatırlamıyorum. Devletin deneyi başarılı olduğunda ve kötü düşüncelere sahip olduğunda kendini hasta hissettiği zaman memnun oldum. İntihar teşebbüsünden sonra eski haline geri dönmesi ise beni hayal kırıklığına uğrattı.
Her ne kadar insanları doğruyu, iyiyi seçmeye zorlayamayacağımıza katılıyor olsam da insanların kötülüğü seçmesine, başkalarına zarar vermesine de izin verip yaptıklarını ‘’özgür irade’’ kabul edip makul görmeye inanmıyorum. Bir kişinin özgürlüğü, başkalarının hak ve özgürlüklerini kısıtladığı noktada sınırlandırılmalı, diye düşünüyorum.
Yazarın ciddiyetsiz üslubu da beni ayrıca rahatsız eden detaylardan birisi oldu.
Kitap fantastik janrında. İçerisinde büyücüler,efsuncular,savaşçılar ve s. göre bilirsiniz.Bende bir fantastika sever olarak daha çok bunlara yer verilmesini bekliyordum ama kitapda olan büyüler,efsunlar o kadar da ilgi uyandıracak türden değil. Kitapda savaşçılara daha çok üstünlük verilmiş diye düşünüyorum. Daha çok Gladiator savaşlarını andırıyor. Kitap hem yeni zamanda, hem de eski zamanda geçiyor. Kitabın sonu daha farklı ola bilirdi. Yine de akıcı bir kitap okuduğunuzda sıkılmayacaksınız. Fantastika severler beklentilerini çok yüksek tutmasınlar. Ortalama olarak götürdüğümde ama fena kitap sayılmaz.
208 syf.
2/10 puan verdi
Kitaba kendimden bir parça okuyacağım şiirler beklentisiyle başlamıştım fakat yazarın anlatımı oldukça sıradan ve sokakta herhangi birisinden duyacağınız sözler ile dolu, şiirden oldukça uzak, bence yazarın da kendisinin tam olarak ne yazacağını bilmemesinden kaynaklı karalamalarını bir araya getirdiği derleme yazılardan oluşmuş bir "kitap" olmuş. Bir iki söz haricinde ilgimi çeken bir kitap olmadı. Okunmasa da olur diyebileceğiniz kitaplar arasında yer alıyor.
Mürekkebe boyanan sardunya inceleme
10/10
Kitabın konusu
Mislina'nın platonik olarak sevdiği aşkı ve hayatı hakkında diyebiliriz aslında herşeyiyle tüm kalbi ve nahifliği ile seviyor. Akif selim ise dışarıdan egoist ve gizemli olmaya çalıştığı düşünülen ama herkesin hakkında yanıldığı bir çocuk mislinanın hep hayallerini kurduğu bu beyefendi ile olan ilişkisi ve hayatını anlatıyor kısaca
Yorumum
Kesinlikle şahane! Belki bana çok benzediği içindi bu sevgim bilmiyorum ama tüm duyguları tüm hissettiklerini hissederek okudum ve bu beni bu kitaba daha çok bağladı özellikle kitabı okumayan arkadaşlarımın tüm olayları çıldıra çıldıra anlatmamdan öğrenmesi de ayrı bir seviye. Özellikle böyle hoş zarif ve aşk hikayesi okumak isteyen birisi iseniz kesinlikle bu kitap size göre çünkü mislina da Akif selimde sanki eski dönemlerden gibi çok nahif ve tatlılardı beraber oldukları her anı ölüp ölüp dirilerek çıldırarak okuyucağınıza eminim. 2.kitabı almak için sabırsızlanıyorum
Kitabı aslında hoca ders olarak verdi bir tiyatro oyununu incelememizi istedi, çok ince olduğu için çabuk biter dedim bir de ismi de çok ilginç geldi, neyse okumaya başladım kitap direk içine çekti zaten hiç o yabancılığı yaşamadım hani ilk kitaba başlarken bir tanışma süresi oluyor ya, bunda hiç öyle bir şey yoktu, okumaya başladım sonra ne yazık ki ertesi güne kaldı :(((.... Neyse ama o kadar merak ediyorum ki konuyu okumaya devam ediyorum ve ancak sonlara doğru kitabın asıl mesajını anlıyorum, şimdi çok kısa olduğu için konusunu anlatmak istemiyorum fakat kitap göründüğünden fazla gerçekten alt metni çok güçlü, vermek istediği mesaj çok net ve gerçek, günümüzde yaşananlar anlatılıyor tabi bunu yüzeysel okumadığınız süreçte anlarsınız... Ben bayıldım gerçekten beni çok ama çok etkileyen ve bakış açımı değiştirmemi sağlayan bir kitap oldu, herkese net tavsiye ediyorum!!! Pişman olmayacağınız kesin.
Bizimle Basladi Bizimle Bitti | Kitap Hakkindaki Dusuncelerim
Kitabın seveni de cok sevmeyeni de. Ben sevmeyenleri gordukten sonra sevmeyen tarafta olacagimi dusunmustum. Yanilmisim. Oncelikle kitabin anlatilisi, kalemi cok akiciydi hic sıkılmadım. Konu cok guzel islenmisti tek eksigi Atlas ve Lily ikilisini cok az gormemiz bence. Ikinci kitapta bu eksikligin giderilecegini umuyorum. Okurken duygu degisimi yasadim surekli bir yandan hayranlik duyarken bir yandan sinirlendim; bir yandan gulumserken bir yandan kaslarimi catip igrendim. Lily ile cok empatimiz oldu bazen anladim bazen sinirlendim yine de sonda verdigi kararla gurur duyuyorum. Asla vakit kaybi olmayan bir kitap.
Çok güzeldi 10/10
Açıkçası beğendipim bir serinin sonuna gelmek üzdü tabikide geriye dönüp baktığımda yaşanan anıları tekrar okuyabileceğim aklıma geldikçe çaresiz kalıyorum eğer onları tekrar özlersem diye korkuyorum ama yine de çok güzeldi özlediğim için okumaya başlamıştım farkına varmadan bitti...
10/10
Kesinlikle Kur'an perspektifinden değil!
Yazarın Kur'an bilgisi olup olmadığından şüphem var. Kesinlikle Kur'an perspektifinden değil. Cahilane iddialar ile başladığından okumayı bıraktım. Süleymaniye Vakfı Yayınları bu kitabı kendi şemsiyesi altında nasıl basmış hayret verici!
Kur'an Perspektifinden Zülkarneyn ve Ye'cuc - Me'cucCengiz Duman · Süleymaniye Vakfı Yayınları · 20154 okunma
Ekonomik zorluklar bir insanın psikolojisini nasıl etkiler?
Savaşta kaybettiği bir bacağı nedeniyle 'Topal' diye anılan eskici bir babayla ailesi arasındaki problemleri ele alan bir kitap Eskici ve Oğulları. Aslında bu problemin başlıca kaynağı da ekonomik zorluk.
Her şey Topal'ın eskici dükkanının artık hepsine yetmediğini, büyük oğlunun artık başının çaresine bakması gerektiğini ifade etmesiyle başlar. İfade eder ama nasıl ifade eder?
Zamanında çektikleri ve şimdiki geçim sıkıntısının birikmesiyle adamcağızın psikolojisi iyice bozulmuş olsa gerek, önüne gelene çatıyor. Bakıldığında namazında niyazında, ağzından Allah kelimesi düşmüyor ama kaptırınca da kaptırıveriyor hani! Bu huyu yüzünden küçük oğluyla da arası bozulunca küçük oğul Ali, ağabeyiyle birlikte kütlü toplamaya gitmeye karar verir. Bu babası da canına yetmiştir artık!
Çok sevdiği küçük oğlunun da kendinden kopup kütlü toplamaya gideceğini öğrenen Topal, kara kara düşünmeye başlar. Nasıl yaparlardı; yazının yabanı, sıtma, sinekler...
Ne olacaktı canım, milletinki can değil miydi? Dayanırlardı elbet. Hepsi birleşip epey kütlü toplasalar çok para ederdi. Dönünce de dükkanı yenilerler, yedikleri önünde yemedikleri arkasında, tıpkı eski günlerdeki gibi.
Kütlü toplama işi kafasına yatınca Topal, karısı ve kızı Zeliha'yı da alıp oğullarının peşine takılır.
Peki kurdukları hayaller; yazının yabanında, sinekler arasında, sıtma tehlikesiyle iç içe pamuk toplarken bu şartlara direnmelerine yardımcı olacak mı yoksa işler daha da mı sarpa saracak?
