Home
Search
What to Read?
Sign In
Sign Up
Shopping
Explore
Books
Authors
Readers
1000Kitap Android ApplicationFREE – Download from Google Play
1000Kitap iOS ApplicationFREE – Get it from App Store
©2024 · 1000Kitap Web Application · 2.36.31
Kitap Yorumu
464 syf.
9/10 puan verdi
Bu seri neden hala türkçeye çevrilmedi acaba??
Okurken beni biraz zorladı, özellikle Styx’in bakış açısıyla okuduğum yerlerde kullandığı argo kullandığı ifadeler ve dili bence biraz zordu. En azından benim gibi çok seri okumayan biri için, fazla aksanlıydı.
Ama alıştıktan sonra bazı şeyler rahatsız etmiyor ve kafanızda daha rahat oturtsunuz.
304 syf.
8/10 puan verdi
Mafya konulu gerçekçi bir kitaptı.
Kitaba aslında vereceğim puan yediydi çünkü bir serinin ilk kitabıydı ve yazarın acemilikleri belliydi, ama bu kitabın puanını görünce üzüldüm çünkü bu kadar düşük olmayı bence hak etmiyor. Ne okuduğunuzu bilerek okuyun arkadaşlar.
Açıkçası kitapla ilgili çok iyi yorumlar duymadım ve bizdeki puanları biraz
312 syf.
6/10 puan verdi
Bu kitabı sanırım yanlış zamanda okudum. Okuyan herkes beğendi. Benim için çok yavan ve ortalama kaldı.
Kızımızın başına gelen her şeyi kabul etmesi, etrafındakilerin ona ihanet etmesine rağmen büyük tepki vermemesi beni biraz rahatsız etti.
İlerleyen zamanda okumak için tekrar şans vereceğim kitap, bakalım düşüncelerim değişecek mi..
416 syf.
7/10 puan verdi
Seride şuan için sevdiğim ikinci kitap sanırım, hâlâ favorim ikinci kitap olan kalpsiz.
Yazar yurtdışında sevilmesine rağmen, seri bana göre çok ortalama kaldı. Bu kitap içinde daha fazla hareket bekliyordum ikinci kitaptan sonra ama çok düz geldi. Okurken keyif aldığım yerler oldu ama favorim olmadı.
Jasper’ın çocukluğu yaşadığı travma ve sonrasında Eaton ailesinin onu sahiplenmesi güzeldi. Sloane ise çocukluğundan beri Jasper’a aşık olması ama ailesinin kurallarıyla yaşaması.. Bunların dışında çok daha fazla şeyler bekliyordum galiba ama olmadı.
4.ve 5. Kitapları daha çok merak ediyorum, umarım 2. Kitaptaki tadı alabilirim.
Yıllar önce okuduğum fakat ara sıra açıp yeniden okuduğum bir kitap benim için. İnsan da zaman içinde değiştiği, geliştiği ve yaşadıkları farklılaştığı için, kitapta yazan her bir cümle, bugün çok farklı bir şekilde dokunabiliyor insana. Yani zaman içerisinde, kitap satırlarına farklı bir bakış açısıyla yaklaşabiliyorsunuz.
Robin Sharma bu kitabında da disiplinden, alışkanlıkların gücünden, zihnimiz ile beden ve ruh sağlığımız arasındaki ilişkiden, yine bir hikayeyle bunu aktararak anlatıyor. Heyecanı ve cesareti besleyen sözleriyle, içimizdeki potansiyeli canlandırıyor ve ilham veriyor.
Siyahin Kelebeği
Selam yıldızlarım! Bugün Yaz Gecesi kitabında çok merak ettiğim bir çiftin kitabı olan “Siyahın Kelebeği” kitabıyla geldim. Kitap o kadar güzeldi ki bayılmamak elde değildi bence
Daha ilk sayfalardan onların arasındaki çekimi hissetmemek imkansız derim. Çünkü o kadar güzeller ki hissetmeseniz onlara hakaret olacak gibi. İlk
Sevgili Dr. Deniz Şimşek’ in kaleminden çıkan bu kitap, oldukça faydalı ve sade bir dil ile yazılmış.
Kitabın adından da anlaşılacağı üzere, bebeklikten başlayan ve çocukluk yıllarımızda yaşadığımız hayatın yetişkinlikteki izlerini anlatıyor. Travmalarımızdan, bedenimizde meydana gelen kronik rahatsızlıklara kadar aklınıza takılan sorulara da yanıt buluyorsunuz.
İçerisinde Dr. Deniz Şimşek’ in kendi deneyimlerinden yola çıkarak, karşılaştığı gerçek vakalardan örnek hikayeler var. Bu vakaları okurken, kendi çocukluğunuza gidip neler yaşadığınızı bulmaya çalışıyorsunuz. Karşınızdaki kişiye de artık nasıl bakacağınızı biliyorsunuz :) Bu kitabı okuduktan sonra eminim daha sakin, daha anlayışlı olacağınızı düşünüyorum.
Kitabın bir bölümünde “Birincil Aynalanma” kavramından bahsediliyor. Birincil aynalanma “kişinin görünür olmaya ve kabul edilmeye olan gereksinimi”. Çocuklukta bu karşılanmamışsa, yetişkinlikte, tabiri caizse “küçük dağları ben yarattım” diye gezinen bireyler oluyorlar.
Bu kitabı okurken, sadece kendi çocukluğumuza da gitmeyelim, yetiştirdiğimiz çocukları da bu değerli bilgiler ışığında yetiştirelim. Yani kendi ebeveynliğimize de dönüp bir bakmak gerekiyor. Bu nedenle çokça tavsiye edebileceğim ve mutlaka okunması gereken kitaplar arasında oldu benim için.
BOLCA SPOİLER VE HGOİ4 TEORİLER
HGOİ3 bitti ve ben hiç iyi değilim. Nova'ya ne olacak şimdi? O kadar bomboş hissediyorum ki, çok kırgınım, paramparçayım. 4'de bizi ne bekliyor? Daren'i Nova'ya bağlayan tek şey o ikiz alev bağlıydı. Ötesi yok. Hep ondan alınanları ona vermesini bekledi, yalan yok. Aldı da, ve Nova'yı saraydan çıkarıp öylece yıkımın
312 syf.
6/10 puan verdi
Sakin, olaysız kolaylıkla okuyabileceğiniz bir kitap.
Kesinlikle çok fazla olay yok, ilişki içinde toksiklik yok üçüncü birini çok fazla görmüyorsunuz etken olarak.
Rs’deyseniz eğer sizi çıkaracak bir kitap. Açıkçası çok büyük bir beklentim yoktu kitaptan ve beni alıp bambaşka yerlere de götürmedi ama çok kolaylıkla aynı gün içinde okuyup bitirebildiği bir kitap oldu.
Karakterlerin birbirine karşı olan güveni inancı ve asla birbirinden kaçmaması çok güzeldi böyle ilişkiler gerçek hayatta kesinlikle çok güzel ama kitaplardan çok yavan kalıyor.
9/10 puan verdi
İkinci kitap için gerçekten çok heyecanlıydım özellikle güçlü kadın karakter olması ayrı bir hoşuma gidiyor. Meyra’nın duruşu, yaptığı işlerde başarısı, her türlü durumun üstüneydi gelebilmesi ve bunları okumak çok güzeldi. Artık ailesi gibi olan sürekli yanında olup ona destek olan Godwin ve gerçek ailesinden de bir parça olması, her anlamda yalnızlığı azalmış durumda. Bu aşkı da bulduğu ailesini de sonuna kadar hak ediyor. Asıl en güzel kısmı ise büyünün bozulmuş olması daha fazla anlatmak istiyorum ama anlatırsam da bu sefer kitabın büyüsü bozulacak o yüzden yorumu burada bırakıyorum ve bu kitabı da fantastik sever herkese öneriyorum.
480 syf.
7/10 puan verdi
Kitabı okuduktan sonra sonra ağlayanlar olduğunu duyunca açıkçası çok fazla okuma isteğim yoktu kitapla ilgili ama bugün ne okuyacağımı düşünürken bir anda bu kitabı okumaya karar verdim ve o şekilde başladım.
Açıkçası ağlanabilecek bir dramaya sahip değil kitap onun aksine tatlı bir romantik kitap bence. Okurken keyif alacağınız tatlı bir vakit geçirebileceğiniz düşmandan aşka çocukluk aşkı gibi tropların olduğu bir kitap.
Erkek karakteri sevdim aslında aslında evet çocukken kıza karşı zorbalığı olmuş ama bunun altında yatan sebepleri ve yaşadığı çocukluğu ve tramvaları öğrenince açıkçası çok fazla kızamadım, ama çocukluğunda ailesine karşı olan daha doğrusu ailesinden gördüğü zorbalığı daha fazla okumak isterdim.
Proje 2417
Selam yıldızlarım! Bugün uzun zamandır merak ettiğim ve sonunda okuyup bayıldığım “Proje 2417” kitabıyla geldim. Kitabın kapağını çok sevmiştim zaten okuyunca ayrı bir sevdim.
Başlangıçtaki tarih kitabından alınmış sahneye bayıldım! Kitaba bu şekilde başlamak muazzam hissettirdi. İnsanın kafasında o kadar farklı ve tuhaf bir evren
350 syf.
9/10 puan verdi
Anita serisinin ilk kitabı. Ve bu kitabı dördüncü ya da beşinci okuyuşum olmasına rağmen kesinlikle ilk kez okuyor gibi keyif aldım.
Yeni çıkan fantastiklere göre daha daha eski ve biraz daha karanlık bir evrene sahip. O yüzden son 3 - 4 yıldır çıkan fantastikleri okuyan biri için muhtemelen sevilmeyecek bir seri ama Urban fantastik dediniz mi bence başyapıtlarından biri ülkemizde.
Değere çok fazla bilinmeyen bir kitap olduğu için bence daha fazla insanın okuması gerekirdi. J.C bu hikayenin hem iyi adamı hem kötü adamı olarak mükemmel bir karakter, ya da vampir mi demeliydim :)
Anita’nın hem çok güçlü olması hem de güçsüzlüklerinin farkında olması bence çok güzel bir detay. Korkusunun üzerine gitmese ve bu sebepten ötürü vampir avcılığı yapması, Nekromansır (ölüleri diriltme) işinde bu kadar iyi olması her kitapta daha da şaşırtıyor.
Kesinlikle şans verilmesi gereken güzel ve kaliteli fantastik serilerden biri.
384 syf.
6/10 puan verdi
Bu yazanın daha önceki iki kitabında okudum ve açıkçası çeviriden kaynaklı sevmemiştim, bu kitaptaki çeviri çok fazla gözüme batmadı ama burada da kadın karakteri çok sevdiğimi söyleyemem.
Aslında aslında konu olarak güzeldi daha önce izlediğim bir filmi hatırlattı bana yine yolu tesadüf eseri İskoçya’ya düşen bir kadının oradaki bir yerli ile yaşadığı aşk macerasını anlatan bir filmde bazı şeyler aklımda onu canlandırdı o yüzden mekan ve sahneler gözümde kolaylıkla canlanabildi.
Kadın karakterin dışa dönük ve o saf görünen karakteri çok fazla hoşuma gitmedi açıkçası, özellikle kitabın sonlarına doğru arkadaşıyla yaşadığı o diyalogda kesinlikle çok sinir oldum ve haklıyken de haksız konuma düşmesi canımı sıktı. Ben onun kadar kolay affedici olamazdım sanırım. Belki de bu yüzden çok fazla empati kuramadım kadın kadın karakterli ve bu da kitabı tam anlamıyla sevmeme engelledi.
Genel itibari ile yormayan okurken keyif alacağınız güzel bir kitap ama dediğim gibi ben kadın karakterle çok fazla bağ kuramadım ve sinir olduğum özellikleri olduğu için çok ortalama buldum.
Ama Ren yayınlarına göre gayet iyi sayılabilir.
CESUR SORULAR – DOST CAN DENİZ
Bu kitap ile ilgili yorumuma geçmeden önce şu hikayemi anlatmadan edemeyeceğim.
Yüksek Lisans derslerimden biri olan Koçluk dersimizde hocamız, Türkiye’ nin ilk Yaşam Koçu olan Dost Can Deniz’ i konuk etmişti. Dersin sonunda kendisine bir soru sormuştum. Önerebileceğiniz, mutlaka okumalısınız dediğiniz bir kitap var mı? diye. Kendisi birkaç kitap ismi verdi sağ olsun.
Geçtiğimiz aylarda kitap almak üzere bir kitapçıya gittiğimde, raflarda dolaşırken “Cesur Sorular” kitabı dikkatimi çekti. Yazarına baktığımda ise çok şaşırmıştım. Şaşırmakla beraber yüzümde bir tebessüm de aynı anda gerçekleşti Neden biliyor musunuz? Sanıyorum “Mütevazı” kelimesinin gerçek anlamını o an hissettim. Çünkü derste tamamen farklı kitap isimleri vermişti, kendi kitabından ise bahsetmemişti. Oysa ki tam da yeriydi.
Gelelim kitap yorumuma:
Kitapta kendinize sormanız için birbirinden zorlu 101 soru var. Bazı sorularda öylece durup düşünüyor ve yanıt bulamıyorsunuz. Gerçekten hayatımızda kendimize sormamız gereken ne çok soru varmış dedirtiyor insana. Keşke hepsine verecek cevabım olsaydı. Cevabını veremedim ama çokça farkındalık oluşturdu bana bu kitap. Hayatı gerçekten kime göre, neye göre, hangi koşullara göre yaşıyoruz? Ne kadar farkındayız olan bitenin? Neye izin veriyor, nelerden vazgeçiyoruz?
Dost Can Deniz der ki: “Yanıtlar değildir yaşamı değiştiren. Yaşamı değiştiren sorulardır.”
Bence mutlaka okunması gereken kitaplar arasına girmeyi hak ediyor.
