Gülümsedi, öyle yumuşak, pürüzsüz, şeytani bir gülümsemeydi ki, arkasında bir hile olduğunu anladım.
Sayfa 63Kitabı okuyor
Ne yapmalıyım? Ne yapabilirim? Gecenin, kasvetin ve korkunun bu tüyler ürpertici esaretinden nasıl kurtulabilirim?
Sayfa 60Kitabı okuyor
Nasılsın? İletişim dünyasının en boş kelimesi. Bu soruyu soran hiç kimse cevabı bilmek istemezdi. Cevap veren hiç kimse de doğruyu söylemezdi.
Sayfa 28
Hayatta yaptığım bütün seçimlerden yavaş yavaş pişman olmaya başlıyordum.
Sayfa 16
Bu nasıl bir adam, ya da adam kılığında nasıl bir yaratık? Bu korkunç yerin dehşetinin beni ele geçirdiğini hissediyorum; korku içindeyim -büyük bir korku- ve benim için kaçış yok; düşünmeye bile cesaret edemediğim dehşetlerle kuşatıldım...
Sayfa 48Kitabı okuyor
Bitirdiğin zamanı anlamalısın, o zaman da kalemini veya fırçanı elinden bırak. Geriye sadece hayatın kendisi kalır.
Sayfa 686 - Altın KitaplarKitabı okudu
Hepimiz hayallerimizdeki çeşitli sesleri bir dereceye kadar tanırız… eğer deli değilsek.
Ve tabii, anılarımızdaki sesleri. Anılarımızın da sesleri vardır. Bunlar çoğu zaman karanlıkta havaya kalkan kolların feryadı gibi üzgün seslerdir.
Sayfa 672 - Altın KitaplarKitabı okudu
Bu son konuşmamız olmuştu ve ikimiz de bunu bilmiyorduk. Zaten hiç bilemeyiz değil mi? Hiç değilse birbirimizi sevdiğimizi söyleyebildik. En azından bu var. Çok değil ama bir şeydir işte. Başkaları için daha kötüsü olur.
Sayfa 555 - Altın KitaplarKitabı okudu
Bir hata, insanlara özgü yanılma payı olarak mazur görülebilir. İki hata bu sefer insani zaaf diye mazur görülebilir. Bundan sonrasıysa…
Sayfa 473 - Altın KitaplarKitabı okudu
Konuş benimle hatıra, ki ne güllerin tadını ne de rüzgardaki küllerin sesini unutabileyim, ki bir daha denizin yeşil kupasını tadabileyim.
Sayfa 445 - Altın KitaplarKitabı okudu
Eli titremeyen ve nefesi kuvvetli her salak iskambil kartlarından bir ev yapıp sonra üfleyerek bunu yıkabilir, ama insanları güldürebilmek için deha gerekir.
Sayfa 414 - Altın KitaplarKitabı okudu
İş geçmişi hatırlamaya geldiği zaman hepimiz hile yaparız; bunun doğru olduğuna inanıyorum. İnsan çok fazla anlatmaya kalkarsa kendini geçmişin “keşke öyle olsaydı” versiyonunu anlatırken bulabilir.
Sayfa 369 - Altın KitaplarKitabı okudu
Bazen bir şeyi anlamak beyinde değil, yürekte oluyor.
Sayfa 333 - Altın KitaplarKitabı okudu