Memleketin bende bıraktığı yegane intiba basitlik oldu. Burada tabiat basit, muhit basit, halk basit, bulasa her şey basitti...
Benim gibi karmakarışık ruhlu bir adamın böyle yerlerde ne hale gireceğini tasavvur et.
Ahali manasız ve fesattı.
Anadolu'da işsizliğin doğurduğu yegane iş olan dedikodu almış yürümüştü. Mektep muallimi muhasebei hususiye memurunu, tapucu müddeiumumiyi, mal müdürü şube reisini çekiştirir, on dakika sonra da kahvede beraberce tavla oynayıp garson kızlara sarkıntılık etmekten sıkılmazdı.
"Konuşacak, dert yanacak bir adam!..." diye kendi kendime haykırdım...
Yoktu... Malumat sahibi, derin, muğlak bir kimseye rast gelmek mümkün değildi.
Müthiş surette yalnız kaldığımı hissettim. Ah... Bilhassa bu kadar kalabalığın içinde yalnızlık ne acı oluyor yarabbi!...