Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.37.31
s
Savaş
M.Ö 6. yüzyılda yaşamış Çinli bir komutan olan Sun Zi’ nin Savaş Sanatı kitabı dünyanın en eski askeri manevraları ve stratejiler kitabı olarak kabul edilir. Kitabın önemi o kadar büyüktür ki yıllarca devlet sırrı olarak korunur. Kitabın öz içeriği, düşman daha iyi nasıl tanınmalı , düşmanın stratejilerine nasıl karşılık verilmeli ve en önemlisi savaşmadan bir savaş nasıl kazanılmalı? Sorularına bir yanıt niteliğindedir. Okuyan herkesin bakış açısını etkilemiş ve önemli bir esin kaynağı olmuştur. Kitap sadece gerçek savaş için yazılmış olarak düşünülmemelidir. Düşman hayatımızın her anında bizimle iç içedir. Belki iş hayatımızda , belki okul hayatımızda veya en önemlisi en yakın çevremizdedir. Düşmanımızı nasıl görebiliriz? Ne tür hamleler yapmalıyız? Yakınımızda mı yoksa uzağımızda mı tutmalıyız ? Bütün bu soruların cevabını bulabileceğimiz bir kitaptır. Günümüzde iyi bir yönetici nasıl olunur , kurumların veya işletmelerin zayıf yönü nasıl fark edilir aslında bütün bu soruların cevaplarını bulabileceğimiz hayatımızın her alanına entegre edebileceğimiz bir kitap olma niteliğindedir. Kısacık olması sebebiyle bir günde okunur fakat etkisi bir ömür sürebilir. Mutlaka okumanızı tavsiye ederim
Savaşta Aşk
Merhaba canlar
@denizcanan.denizcanan
Kaleminden,
“Larende ‘nin Vârisleri Birinci Kitap İkinci Kısım”
Ketum Bir Bakış Açısından Savaş Karşıtlığı
Lyon'da Düğün'de üç öykü var ve ilki dışındakilerde aradığımı bulamadım. Lyon'da Düğün kısa, etkileyici, sonu çarpıcı, üslubu hoş ve insana dokunan bir öykü. İkincisi bayağı rahatsızlık verdi, kişilerin aykırı simasından dolayı da değil, genel anlamda bir düşkünlük hissi var. Son öykü en uzunu. Savaş karşıtlığını dile getirdiği onca şeyden biri daha ama devamlı Zweig okuyanlar ne hissediyor bilmiyorum ama ben yıllardır ilk Zweig kitabımı okuyup yine mi aynı şey, hadi aynı şey olsun ama yine mi benzer, Mecburiyet öyküsüyle konu dışında birebir kopya gibi yakarışlar dedim içimden. Kötü yorum yapmaktan nefret ediyorum ve genelde güzelliğini sakince övdüğüm kitapları daha az beğenmiş oluyorum. Bir kitaba güzel diyorum, başkasına daha güzel ve şaheser gibi gidiyor. Güzelliklerinin niteliği manasında bir değerlendirme oluyor, daha iç açıcı bence. İlk defa sevdiğim bir yazarı böyle değerlendiriyorum galiba fakat Zweig'dan da onca beklentimiz var ne yapalım...
Bitmek tükenmek bilmeyen savaşın insanlıktan nasibini almış,hayvanlaşan insanların hikayesi!
Nazilerin ülkeyi işgal etmesiyle başlayan hayatta kalma gailesi nelerden feregat edip neler kaybetmenin gerçekçiliğini yüzümüze net bir şekilde çarpacaktır.
Vatansız yurtsuz kalmak istemeyen insanların birlikte topluluk oluşturup memleketlerini özgürlüğe kavuşturmak istemesiyle başkaldırdığı olayda tüm insanlığa gölgelik etmesini sağlayacak mıydı?
Aşktan, özgürlükten,nefesten, mutluluktan yoksun insanların vazgeçiş ve hayatta tutunma sevdasını okuyacağız!
62 syf.
·
Puan vermedi
Ömer Seyfettin'in Balkan Savaşı sürecinde yazmış olduğu günlük. Her bir günü değişik duygular içerisinde okudum. Heyecanlı beklentiler içerisine soktu okurken, hüzün ve kimi zaman umut verdi. Balkan savaşıyla ilgili orijinal bir kaynak aynı zamanda. Askerin durumu, belli belirsiz emirler, emir komuta zinciri bozulmuş, Komutasız kalmış askerin hali harap ve inançları kırılmış.. Yokluk içinde verilen bu savaşın iç yüzünü; bizzat ateş hattında tecrübe etmiş bir subay, aynı zamanda kıymetli bir yazarımız olan Ömer Seyfettin'in gözünden izliyor, günlüğünden okuyoruz. Savaşa gidişi, savaşı ve sonrasında esaretini anlatıyor. Savaşta gerçekten bulunup o şartlarda yazan yazarların notları ve eserleri çok kıymetli ve okunması gerek diye düşünüyorum. Tarihimizin de önemli bir parçasını yansıtıyor bu günlük. Herkesin okumasını tavsiye ederim.
M.Ö. 400'lerde yazılan bu eser bir savaş sırasında ordulara kılavuzluk etmesinin yanı sıra bence insanın kişisel gelişimi güçlü kalabilmesi ve bir şeyler için mücadele etmesini de çok büyük fayda edecek güzel maddeler içermektedir. Kitabı sadece savaş penceresinden incelersek çok eski tarihlerde yazılmış olmasına rağmen günümüzde de işleyecek taktikler olduğunu düşünüyorum. Çoğu okurun düşündüğü gibi bence zaman kaybı bir kitap değil insana tekdüzelikten çıkaran ve başka şeyler hakkında düşünmesini sağlayan kısa ve akıcı bir kitap.
Kızıl Kahkaha... Adıyla bende merak uyandıran bu kitap, Rus-Japon Savaşı'nda, Rusya'nın ağır bir yenilgiye uğramasından sonra Leonid Nikolayeviç Andreyev tarafından kaleme alınmıştır. Kitap, bir Rus subayının savaşta kesik kesik tuttuğu günlük yazılarından oluşmuş ve ölümünden sonra savaşa katılmayan kardeşi tarafından tamamlanmıştır.
