s

Serhend dergisi ♡

0 member
Kemter Gedâ
Kabul eyle ânı aşkından âzâd eyleme bir an Kapında dile kemter gedâdır ya Resûlallah (Adile Sultan) Kemter gedâ, en ucuz dilenci. Kapındaki dilenci. Beni kovma ya Resulallah.
TÜRKİYE'NİN ÇABALARI
Ülkemiz tarihin getirdiği sorumluluklarla her platformda ses çıkarmaya ve tavır koymaya çalışıyor. Bütün çabalarına rağmen Türkiye bugün İslam devletlerini, müslümanları bir araya getirmede ve harekete geçirmede yeteri kadar güçlü değil. Şunu bilmekte yarar var: Bugün dahi mazlumların son sığınağı olan Türkiye, günü geldiğinde müslümanların liderliği görevini de bihakkın ifa edecek. Amin Maalouf'un tanımladığı her şeye üzülen ama hiçbir şey yapmayan Ortadoğulu karakterinden sıyrılmış güçlü bir Türkiye var oldukça ve güçlendikçe İsrail'in Kapadokya'ya kadar olan hayalleri de Filistin işgali de hüsranla son bulacak inşallah.
Reklam
Fena Makamı
Ehl-i tarik olmak üzere mürşide teslim olmuş mürid yol arkadaşını kendisinden fazla sevmezse adım atamıyor. Buna fena fi'l-ihvan deniliyor. İlk adım ihvanında fâni olmak. Bir adım Ötesi fena fi'ş-şeyh, şeyhinde fâni olmak. Bir sonraki fena fi'r-resul aleyhissalatü vesselam yani Efendimiz'de (s.a.v) fâni olmak. Sonrası fena fillah. En zoru ilk adım, neden mi? Çünkü yol arkadaşın da henüz tam değil yani eksikli, arızalı, nakıs. Ona rağmen kendinden fazla sevmen gerekiyor.
Sayfa 49
Hz İdris (a.s) ile Başlayan İlk Meslekler
Terzilik: İnsanlar, o zamana kadar hayvan derilerini elbise olarak kullanıyordu. Hz. İdris (a.s) ise deri ve kumaşlardan elbise dikmiştir. Hz. İdris'in (a.s) her dikişinde "Sübhanallah" diyerek zikrettiği ve akşam olduğunda yeryüzünde ameli ondan daha üstün kimsenin olmadığı rivayet edilmiştir. (İbn Kesîr, Tefsîru'l-Kur'ân, 5/236) Kalemle ilk yazı: Kalemle ilk kez yazı yazan da Hz. İdris'tir (a.s). Suhufu ders ile öğrettiği gibi, yazı yazmayı da müminlere öğretmiştir. Demircilik ve ziraat: İlk defa demiri keşfedip işleyen de odur. Bazı aletler bulmuş, ilk kez teraziyi o kullanmış ve insanlığın hizmetine sunmuştur. Kullandığı aletlerle ziraatı geliştirmiş ve insanların yeryüzündeki nimetlerden daha çok istifade etmelerine vesile olmuştur. Tıp ve eczacılık: Kaynaklarda onun tibba ve şifalı bitkilere dair de bilgisinin olduğu, insanlara bu yönde de hizmet ettiği nakledilmiştir Hesap ilmi: Müfessir Fahreddin er-Râzî hazretleri, onun hesap ilmini ilk kez kullanan kişi olduğunu nakletmiştir. Kaynaklarda yer alan bu bilgilerden, Hz. İdris'in (a.s) tebliğ için azami gayret sarf ettiğini, aynı zamanda insanların dünya nimetlerinden istifadesi için Cenab-ı Mevla tarafından kendisine çeşitli ilimlerin lütfedildiğini anlıyoruz. Alâ nebiyyinâ ve aleyhissalatü vesselam.
Sayfa 15
Sadık olmak başkadır
Hz. Ebû Bekir (r.a) denilince akla ilk gelen vasıf sadakattir. Sadakat gerçek manada sevgiye dayanan bir haslettir. Sevmeden sadık olunmaz. Sevmek; kendinden feragat etmek, sevdiğinin derdiyle dertlenmek, bazen sevdiği için gözyaşı dökmek, bazen de onu incitmemek için acısını içine gömmek ve dik durmaktır. Sadece mutlu zamanlarda değil, hüzünlü ve zor zamanlarda da gözünü kırpmadan sevdiğinin yanında olmaktır. Herkesin sırtını dönüp uzaklaştığı bir zamanda bile ondan ayrı kalmamaktır. Varını yoğunu sevdiği için feda etmektir. Kısacası sevmek, sevdiği için dünyayı karşısına alabilmek ve onu sair her şeyden ayrı tutmaktır. İşte bütün bu özellikler Hz. Ebû Bekir (r.a) efendimizde toplanan ve onu âşıkların ve sadıkların piri yapan başlıca özelliklerden yalnızca birkaçıdır.
Sayfa 40
Niyet amelin sahih olmasının şartıdır; amel niyetin sahih olmasının şartı değildir. Dolayısıyla sahih niyet ile yapılan amelin karşılığı en az on sevaptır. Niyetsiz amel ise makbul değildir. Amel olmadan sırf niyetin bile Allâh Teâlâ katında mükâfatı vardır ancak niyetsiz amelin herhangi bir karşılığı yoktur.
Reklam
44 öğeden 31 ile 40 arasındakiler gösteriliyor.