Genel olarak beğensem de ne olduğunu net olarak anlayamadığım bir şeylerden de rahatsız oldum.
Müfide Ferit Tek Kastamonulu bir kadın yazarımız, kendisini bu kadar geç tanımam da benim ayıbım olsun. Eşiyle Sinop'ta sürgündeyken yazmış bu kitabı, daha 25 yaşındayken. Ilk kitabı. Yazıldığı dönemde çok ses getirmiş, yankı uyandırmış. Meşrutiyet ile başlayan ve savaş dönemleriyle devam eden yıllarda geçiyor anlatılanlar. Mekânın biri Istanbul ama çoğunlukla Semerkand, Türkistan ve Ay Demir... Hazin'in hikâyesi gölgede kalıyor, Neyir'in ölümüyle bitiyor onun sahnesi ki paralel şekilde devam etmeliydi. Millet aşkı ile birlikte devam ettirilmesi zor olduğu için böyle yazdı belki de yazar kimbilir... Söylenecek çok şey var hakkında ama ilk cümlemde de söylediğim gibi anlamlandıramıyorum düşündüklerimi. Belki demlenip, dinlendikçe netleşecekler, okuma keyfimin üzerindeki gölgeleri de gidecek.
Ay DemirMüfide Ferit Tek · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2022354 okunma
Artık bütün dünya, nerede ise «en uygar hayvanız biz» şarkısını koro halinde söylemeye hazırlanıyor. Mahkeme kararı ile 1978 Türkiye'sinde <<Eurovision yarışmasına» hak kazanan bu beste» jüri tarafından ikinci değil de birinci ilân edilse idi, belki dünya, bu imkânı daha çabuk elde edecekti.
felsefe, aklı araştırmaya sevk eder, fakat insana fert ve toplum olarak huzur ve mutluluk veremez. Bunu filozoflardan beklemeyiniz. Bize saadetin sırlarını yüce peygamberler kadrosu (hepsine selâm olsun) vereceklerdir.
"Bize göre bir insan, ya müslümandır, ya değildir. Ya mümindir, yahut değildir. Biz başkalarının inançlarına karışmıyoruz. Bizim korkumuz, bizim inançlarımızın saptırılması ve mümin kitlelerin yanıltılması tehlikesidir."
Kurduğumuz muhteşem kitaplıklar incelendiğinde görülecektir ki, ilim ve fikir adamlarımızca, insanoğlunun meydana getirdiği her türlü kültür ve medeniyet ürünleri atalarımızca incelenmiş, araştırılmış, aşağı yukarı bütün din ve inançlar süzgeçten geçirilmiş ve İslâmiyet, tam bir şuur ve yüksek bir irâde ile tercih edilmiştir
İslâm, bütün zaman ve mekânların dini olarak âlemşumûldür.
Türk-İslam ülküsü, Türk Milleti'ni İslam'la, İslâm dinini Türk Milleti ile güçlendirmek ve yüceltmek demektir.
Türklüğü sevmek, Müslümanlığı da sevmek demektir. Türk milleti uyanır ve birleşirse Müslümanlık alemi yüz milyonluk kuvvetli bir hadim kazanmış olur... Müslümanlık ancak Türklerin ve Türklüğün uyanmasiyla esirlikten kurtulacaktır.
<<Mutlak» olan iki şeyden söz edilebilir: Birincisi «Mutlak Varlik», ikincisi de «<mutlak yokluk». Mutlak Varlık Allah'tır, mutlak yokluk ise <<yok»tur. İslâm'da Allah, benzeri ve zıddı olmayan varlıktır. İslâm, <<Mutlak Varlık»ta var olma cehdini getirdiği halde, Budizm, <<mutlak yoklukta» tükenme istirabını savundu. Oysa varlıktan hiç-liğe (Nirvanaya) giden bir yol yoktur. İslâm'a göre: «Her şey Allah'tan geldi, yine Allah'a dönecektir.>>