Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Profil
Mu, Hun sefirine şehri ve sarayı göstermiş, bundan sonra şu suali sormuştu: "Çinde bu kadar kanunlar, hayat şartları ve merasim olduğu hâlde yine karışıklık eksik olmamaktadır. Hâlbuki Hunlar arasında bunlar tamamıyla aksinedir. Bunun sebebi ne olabilir? Buna Hun sefiri şu cevabı vermişti: "Bütün kanunlar, hayat şartları ve merasim halkın gözünü boyamaya, rüesanın büyüklüğünü göstermeye ve bütün halkı ezmeye yaramaktadır. Böylece halk rüesadan umduğunu ve istediğini bulamayınca, bunun sonucunda memnun olmayanların yapacağı hareket hiç olmazsa ortalığı karıştırmaktadır Hunlara gelince: Onlar arasında hayat tamamıyla başkadır. Orada başbuğ herkese eşit ve insanca muamele eder ve daima tebeasının menfaatini gözetmeye çalışır. Tabi bunun sonucu da rüesaya itimat ve hürmetten başka bir şey olamaz."
174 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
İçerisinde Türklere dair pek çok bilginin barındığı bir kitap. Bilinen ilk dönemlerde kullanılan diller, dinler, hukuk kuralları, inanış biçimleri, gelenekler yer alıyor. Türk Edebiyatı için önemli bir yere sahip olan destanlar, halk hikayelerine kaynaklık ediyor. Hem tarihi hem edebi bir nitelik taşıyan bir eser.
Türk Töresi
Türk TöresiZiya Gökalp · Ötüken Neşriyat · 20201,268 okunma
Reklam
Şâne, Türkleri Cucuan Tatarlarının hakimiyetinden kurtaran kahramandır. "Şâne" Moğolca'da kurt manasınadır. Börte Çine = Şâne "Bozkurt" demektir. Türkleri Ergenekon'dan, yani milli felaketten kurtaran bu Şâne adlı kahramandır. Hakaniye devletinin kurucusu olan Karluk Hakanları İslamiyet devrinde bile Şânenin evladı olmakla iftihar ediyorlardı.
Şâne MenkibesiKitabı okudu
Mukaddes ruh manasındadır. "Kutlu" sıfatı mübarek ve mukaddes manalarınadır. İnsanda "kut"un bulunması, İslamiyetle insanın kerim olmasının aynıdır. Zaten Arapçada "keramet" kelimesi de bereket ve kutsiyet kelimeleri gibi "kut" manasınadır.
Türklerde demir de mukaddestir. Ecnebi elçileri huduttan geçerken kızgın demir üzerinden atlatılırdı. Kurşun dökmek de kadınlar arasında hâlâ efsun için kullanılmaktadır. Bu da demir ayininden kalmadır. Bunlar sihri yok etmek içindir. Göktürklerde ve Moğollarda her sene muayyen günde hakana mahsus demir ocağı yandırılırdı. Bir demir parçası ateşte kızgın hale getirildikten sonra örs üzerine konulur. Hakan altın çekiçle bunun üzerine vururdu. Bu, Türklerin en büyük ibadeti idi. Bu ayinden sonra sevinçli bir bayram yapılırdı. Türkler "Ergenekon" dan çıkarken bir demirci ocakta demir eriterek kayayı delmiş, çıkmak için yol açmıştı. Göktürk Hakanları bu demircinin, yani "Börte Çine"nin torunları oldukları için, bu kurtuluş gününü bayram olarak kabul etmişlerdi.
Yakutlara göre, ateş bir peridir. Mutfak ocağının ateşi asla söndürülmez. "Ocağımız sönmesin" Türk'ün eski duasıdır. Bu ateş kazaen sönerse yakın akrabalardan, komşulardan alınır, yabancıdan alınmaz. Çünkü üç türlü ateş vardır. Bunlardan birincisi uğurlu, ikincisi ne iyi ne fena, üçüncüsü ise gayet uğursuzdur. Alınacak ateşin bu nevilerden hangisine mensup olduğu meçhul bulunduğundan yabancıdan ateş almak tehlikelidir. Her aile ocağın "Od Ata" ve "Od Ana" isimlerinde iki perisi olduğunu yukarda söylemiştik.
Reklam
Türklerce "su" da mukaddesti. Tsinlerin İmparatoru, Çin tahtına oturduktan sonra "Ben suyun bereketiyle hükümranım" demişti. Dede Korkut Kitabı'nda "Su Hakk-ı didarını görmüştür" diyor. Altay Türklerinin kozmogonisinde "iptida hiçbir şey yokken, yalnız Kara Han'la su vardı" deniliyor. O kozmogoniye göre, bütün Alem sudan yaratılmıştır. Su kâinatın ilk maddesidir. Cengiz devrinde, su mukaddes olduğu için çamaşırlar, kaplar suyla yıkanmazdı. Çamaşırlar kirlenince atılırdı. Kaplar otlarla temizlenirdi. Cengiz Yasası'na göre suya işeyen adam idam edilirdi.
Altay Türklerinin kozmogonisine göre "Tanrı Kara Han" yeryüzünün ortasında dokuz dallı ağaç yaratmış, bunun her dalının altında bir âdem halketmiştir. Bu dokuz âdemden insanların esası olan dokuz ırk üremiştir. Bu dokuz âdeme "Dokuz dedeler" denilir.
Türk Takvimi de Tsin dininden doğmuştur. Tsin Türkleri her on iki seneye "çağ" namını verirlerdi. Bu on iki seneyi, on iki hayvanın isimleriyle ifade ederlerdi. Bu hayvanların isimleri: Tavuk, At, Tavşan, Öküz, İt, Domuz, Maymun, Yılan, Sıçan, Pars, Koyun, Timsah'tır.
Türk TakvimiKitabı okudu
40 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.