t

Türk ve İslâm Tarihi

0 üye
Ülkede Hârizmşahlar olarak hüküm süren belli başlı hanedânlar şu şekilde sıralanabilir: 1- Afrig Oğulları (305-995) 2- Me'mun Oğulları (995-1017) 3- Altuntaş Oğulları (1017-1041) 4- Anuştigin Oğulları (1097-1231)
Reklam
Yassı Çemen Savaşı (10 Ağustos 1230)
Türkiye Selçuklu ve Eyyubi birleşik ordularıyla Celâleddin'in güçleri 10 Ağustos 1230'da Erzincan yakınlarındaki Yassı Çemen mevkiinde karşılaştılar, savaş Hârizmşahların yenilgisiyle son buldu. Yassı Çemen'den sonra ise Sultan, Moğolların yakın takibindedir. Köşe bucak kaçarken nihayet Amid dağlarında bir Kürt köylüsü tarafından öldürülmüştür.
Hârizm
Hârizm'e İslâm akınları Emeviler döneminde I. Yezid'in hilâfetinde (680-683) başladı. Bu sırada Selm b. Ziyâd'ın 400.000 dirhem alarak bir antlaşma yapması söz konusudur. Nihayet Kuteybe b. Müslim'in Horasan valiliği sırasında 712'de bölge İslâm Devleti'ne bağlanmıştır. Abbasi halifesi Me'mun (813-833) döneminde, muhtemelen Torkasbâta'nın oğlu Hârizmşah İslâm'ı kabul ederek Abdullah adını almıştır. Sâmâniler döneminde Hârizm, bir vilâyet olarak onlara bağlanmıştır.
Hârizmşahlar'ın Atası Anuştigin
Hârizmşahlar hanedânının bilinen atası Anuştigin'in, Garcalı bir Türk olduğu, tarih kaynaklarının verdiği bilgilerle kesin olarak belirlenmişse de, mensup olduğu kol konusunda yeterli açıklık bulunmamaktadır. Bu sebeple de araştırmacılar; Oğuzların Beğdili boyuna mensup olduğu, Çiğil, Yağma, Karluk, hatta Halaçlardan olabileceği gibi farklı ihtimalleri ileri sürmüşlerdir. Biz bu tartışmaları bir kenara bırakarak Anuştigin'in Büyuk Selçuklu emirlerinden Bilge Tigin tarafından Garcistan'da satın alınarak, Saray hizmetlerinde istihdam edildiğini ifade edelim.
Büyük Selçuklu vezirlerinin, genel olarak, İranlı ve toprak aristokrasisine mensup olmalarına karşılık, Hârizmşahların bilhassa son devirlerinde gulâm veya Türk kökenli vezirlere rastlanır.
Reklam
285 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.