Televizyon, doğru ya da yanlış olsun, insanın içinde kesin inan cın oluşmasındaki en tehlikeli faktörlerden biri kabul edilir. Bu tehlikeli cihazda her gün yayınlanan film, dizi ve reklámların, in- sanın, özellikle de küçük çocukların içindeki yanlış kesin inancın oluşmasında büyük etkisi vardır.
Çıplak kadın resimlerinin, +18 sahnelerinin, kadınların er- keklerle birlikteliğinin, iki cins arasındaki arkadaşlığın ve bundan kaynaklanan haram ilişkilerin tekrar tekrar sergilenmesinin ve tüm bunların beğenilen bir tarzda sunulmasının, aklın bu fikir- leri kabulünde büyük bir rolü vardır. Bu kabulden sonra bu dü şünceler kesin inanca dönüşmekte ve sürekli olarak sunulmaya devam ettiğinde de akılda kökleşmektedir. Görsel görüntünün, bilinçaltı üstünde doğrudan bir etkisinin bulunduğunu hesap et- mek gerekir. Çünkü kavrayış sahibi akıl, genellikle düşünmeden bunun geçişine izin verir.
Buna karşılık bu cihazın eğitime yönelik bir tarzda kullanıl masıyla, doğru fikirlerin yayılması da gerçekleşebilir. Şüphesiz televizyonun, bireyin içindeki doğru inancın oluşumunda büyük etkisi vardır.