Yıllardır yankısız aynalara Düşmekten aşındı yüzümün çizgileri Sesim yitirdi sevincini Örselendi dilimin inceliği Yanlış yüreklere söz düşürmekten Odalar, odalar, odalar.. Emdi ömrümün ışığını, köreltti Tedirgin bir gölgeye dönderdi beni Yüzünü yoluma tut çocuğum Ben buradan gideceğim Dağıtsın sesinin buğulu rüzgârı Dünyayı daraltan bu yapışkan sisi Üfle soluğunu yüreğime Konuş çocuğum
KONUŞ ÇOCUĞUM Yüzünü ufkuma tut çocuğum Ben buradan gideceğim Yüreğim kaldırmıyor artık bu yükü Evler ağırlığımı taşımıyor Yılların ağından toplayıp düşlerimi Ömrümü bir su gibi yollara dökeceğim. Kimseler anlamak istemeyecek biliyorum Bunalmış bulutların bu sırasız sağnağını Bir sen varsın güvenebileceğim Bilen anlayan bağışlayan Gökyüzü kadar engin Elini alnıma koy çocuğum.
Reklam
Çocuğumuz ergenlik çağına gelince arkadaşlarını suçlar,"benim çocuğum arkadaş kurbanı oldu," deriz. Ama çocuk, arkadaş değil; ilgisiz, sevgisiz, anlayışsız anne ve babanın ihmal ve istismarının kurban olmuştur.
Yüzünü ufkuma tut çocuğum Ben buradan gideceğim Yüreğim kaldırmıyor artık bu yükü Evler ağırlığımı taşımıyor Yılların ağından toplayıp düşlerimi Ömrümü bir su gibi yollara dökeceğim. Kimseler anlamak istemeyecek biliyorum Bunalmış bulutların bu sırasız sağanağını Bir sen varsın güvenebileceğim Bilen anlayan bağışlayan Gökyüzü kadar engin Elini
Dağıtsın sesinin buğulu rüzgarı Dünyayı daraltan bu yapışkan sisi Üfle soluğunu yüreğime Konuş çocuğum.
Konuş Çocuğum
Yılların Ağından toplayıp düşlerimi Ömrümü bir su gibi yollara dökeceğim.
Sayfa 74 - Kırmızıkedi
Reklam
87 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.