buluşma
Hiçlik te buluşalım sevgilim, oturup konuşalım
Dört yanımız dizboyu insan
Yağmurdan bile usanalım
Yağmurla sevişirken
Bende inanmaların çağı geçti
Sende sanki ilkbahar
Erich Fromm diyor ki çok ünlü Sevme Sanatı adlı kitabında: “İnsanlar şu aşamaya gelmeden düzgün bir ilişki yaşayamazlar. Sana ihtiyacım olduğu için seni seviyorum. Bu olmaz. Doğrusu; seni sevdiğim için sana ihtiyacım var.
Ne bu, yoksa bir teşvik mi? Tebrikler... Erişilmez... Gerçekten iyi bir buluş! Böylesi mega bir cömertlikte bulunabileceğini nasıl düşünebildim? Para dolu çantaların rüyasını gösteriyorsun, uyanınca onları bulacağım... Düşünebiliyor musun... Buraya gelip ipi çekiyorum ve oley!.. Ama, yok.,. Her şey normal, her şey mantıklı... Sadece sahtekârlar, mafyalar, teröristler, kurnazlar, politikanın pezevenkleri... İş adamları üstüne para yağar... Biz zavallı kullara asla... Fuhuş yapmalı, çalmalıyız, ama sonra da bizi cehenneme atarsın! Ama suç sende değil. Bari arada hoş bir jest yap... Yapamazsın, çünkü sen yaratıcı değilsin... Yaratıcılığı kalmayan yorgun yaratıcısın sen...
Kitabın arka kapağı çok ilgimi çekti ve uzun süredir bu türde yani gizem gerilim türünde okumadığım için bu aya sıkıştırdım.
Kitap ilahi bakış açısıyla yazılmıştı ve okuması çok akıcıydı. İlk başlarda olaya giriş, karakterleri tanıma, evde ki gizemi çözme derken sayfalar akıp gitti. Yazar bölümleri öyle yerlerde bitirmişti ki sürekli devamını