Mustafa Kemal, İnkılaplar kan ile yerleşir
Mustafa Kemal, her sözünü emir olarak telakki eden, muhalefetsiz bir yönetim arzulamaktaydı. Bunu belirli bir çevrede de gündeme getirmekteydi. Ancak bunun kolay olmayacağını da biliyordu. Onun için muhalefeti hatta muhalefet etme ihtimali olanları devre dışı bırakmak, gerekirse "bildik yöntemlerle ortadan kaldırmak için planlar yapmaktaydı. Nitekim Mustafa Kemal, 23 Ocak 1923 Pazartesi tarihinde Şeref Sineması'nda bu düşüncesini halka hitaben 7 saat süren bir konuşmasında açıkça dile getirmişti: "Kan ile yapılan inkılaplar daha muhkem (sağlam) olur. Kansız inkılap ebedileştirilemez. Fakat biz bu inkılaba vasıl olmak (ulaşmak) için lüzumu kadar kan döktük. Bu kanlarımız, yalnız muharebe meydanlarında değil, aynı zamanda memleketin dahilinde de döküldu. Biliyorsunuz ki Hendek'te, Bolu'da, Konya'da, Yozgat'ta vesaire memleketlerimizde birçok isyanlar vukua geldi. Ve bunların hepsi tenkil (bastırıldı) edildi. Şayanı temennidir ki bu dökülen kanlar kâfi gelsin ve badema (bundan sonra) kan dökülmesin. Mesut inkılabımızın aleyhinde fikir ve his taşıyanları tenvir (aydınlatmak) ve irşat etmek (uyarmak), münevverana terettüp eden (aydınlara düşen) vazaif-i milliyenin (ulusal görevlerin) en mühimi ve en birincisidir."¹²² 122. İzmir yollarında, Hazırlayan Mehmet Önder, T. İş Bankası Yayınları, 1989, s. 44
Sayfa 48 - Genç BirikimKitabı okudu
Konya ve İnkılâplar
"Milli Mücadele'nin en ağır yükünü çeken Konya, üvey evlat muamelesi görmektedir.Yalnız seçim sıralarında hatırlanan, türlü vaatlerle aldatılan Konya, seçimden sonra kendi haline bırakılmaktadır.Bir zamanlar ehlisalip(haçlı) ordularına kılıçlar sallayan , kuffari hak ile yeksan eden Sultanların şehri, Büyük Mevlana'nın durağı koca Konya, bahtın açık olsun!.."
Sayfa 65 - TEDEVKitabı okudu
Reklam
Konya ve İnkılâplar
"Denilebilir ki Konya İnkılâba değil, inkılap Konya'ya uymuştur."
Sayfa 63 - TEDEVKitabı okudu
Konya ve İnkılâplar
"Mevlâna 'nın türbesi!.. Ezeli ve ebedi aşkın zaferini göklere ilan ediyor."
Sayfa 63 - TEDEVKitabı okudu
Konya ve İnkılâplar
İnkılap edebiyatında, devrimcilerin dilinde "Konya" dendi mi, hemen irtica akla gelir. Halbuki bu toprakta dünyanın en büyük gerçek inkılâpçılarından biri yatmaktadır. Bizim Serdengeçti, Konya'yı çok sever. Kendisine "Konya ve Konyalı hakkında ne düşünüyorsunuz?" diye sual soran bir arkadaşına: – Konya'nın her kuvvetli varlık gibi kendini saydıran, kabul ettiren, hükmeden bir ruhu vardır. Konyalı benzemez, benzetir. Uymaz, uydurur. Şu güya keçe şapkalara bakınız. Ufak bir kıvrıntı ile eski keçe külahlar şapka oluvermiş. Denilebilir ki Konya inkılâba değil, inkılâp Konya'ya uymuştur.
Cemal Oğuz Öcal (1913-1971), İstanbul Erkek Öğretmen Okulunu bitirir (1935). Öğretmenlik yapar. Gazi Eğitim Enstitüsü Pedagoji Bölümüne girer. 3 Mayıs 1944 Turancılık olaylarında Serdengeçti ile birlikte tutuklanır; okuldan kaydı silinir. Berat edince 1947'de öğretmenliğe döner. Heceyle milli, hamasi şiirler yazar. Serdengeçti ile önceden
Reklam