Aslında çok da bize uzak olmayan bir yazar .
Kendinin şiirlerini ünlülerin seslendirmesiyle tanıyoruz çoğumuz.
Hakkında bildiğimiz tek şey istanbulda köpeğiyle yaşadığı .
Kitap klasik bir aşk yalan aldatmaca romanı, farklı olan şiirler, ben şahsen didem madak şiirlerine benzettim kalemini .
Neyse de çok sevdim .
Birini pencere kenarına çiçek koyacak kadar sevmekten bahsediyor,
Sonra mektup yazacak kadar çok sev diyor
Unuttuğumuz köşeye attığımız ufak şeylere kocaman anlamlar yüklüyor.
Şiirlerini dinlerseniz o ufak detaylar çok hoşunuza gidecek ..
Neyse ufak bir alıntı bırakalım. Keyifli okumalar.
"Uzayan kısalan saçlardan, sana ait olmayan anlardan, gitmediğin yollardan yorulmadın mı? canım, birini pencere kenarına çiçek koyacak kadar sevmek lazım. his boşluğu ve iç burkulması diye bir şey varmış. çok sevince anladım. hayat, o evde yerin yok diyor. yerini bil. evdeki ve sokaktaki tüm savaşları kaybettiğim yerdeyim. hala güzel olduğunu bilmeden, güzel duranı seviyorum. ellerini takip ediyorum, hala. elin ısısıyla kalbin ısısı birbirine ne yakınmış. kalp sıkışıyor, el buz. yüzümü yağmura uzatsam geçecek diyorum. geçmiyor. ev buz. anlamaktan yoruldum. sarılmaktan. sen, o evde - sarılmaktan korkanların en uzağında dur, olur mu? öyle birine aşık ol ki, her şeyi unut. dans etmeyi hatırla. birini pencere kenarına çiçek koyacak kadar sev