Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Savaşı çıkaranlar savaşın ve ölümlerim tek sorumlusudur
1950 senesinden kalma sepya kareler hareketleniyor: Ortalık toz duman. Kuzey Kore Güney Kore birbirine girmiş. Sovyetler, Amerika, Çin herkes menfaati çevresinde vaziyet alıyor. Demokrat Parti Türkiyesi,İkinci Cihan Harbi’nden sonra yanaşacak liman arıyor. NATO’ya girmek temennisinde ama önce yaranması lazım birilerine. Bir şey vermek lazım, Çamsakızı çoban armağanı babında bir hediye. Kravatlı adamlar oturdukları maroken koltuklarda düşünüyor. En kolay ne feda edilir bu ülkede? Ve yerlerinden kalkmadan cevaplıyor: “Yirmi yaşında çocuklarımız var bizim. Her zaman her devirde ölmekle vazifeli yoksul çocuklarımız. Ne vakit sıkışsa başımız, kumbara gibi kırıp bozdururuz canlarını. Yaşasın kahramanlarımız. Gençler Kore’ye gönderiliyor böylece. Dünyalar güzeli bir ismi var tugayın: Şimal Yıldızı. Dünyanın neresinde kaybolursan kaybol, onlara bakarak bulabilirsin yolunu. Onlar seni aydınlatır pusulan olur. Ve her defasında, sonunda hep onlar kaybolur.
Sayfa 204 - Hep Kitap
Türk askerinin maliyeti 23 cent...
Kore savaşı sırasında ABD dışişleri bakanı John Dulles açık açık izah etmişti aslında ... "En ucuz askeri Türkiye' den temin ediyoruz, Türk askerinin maliyeti 23 cent'e denk geliyor" demişti. John Dulles'in kardeşi de CIA başkanıydı. Dünyadaki bütün "insan pazarları" na bakmışlardı, tezgahlardaki en ucuz fiyat bizim alnımızda yazıyordu!
Sayfa 254 - Kırmızı Kedi Yayınevi - Üçüncü Basım: Aralık 2017, İstanbulKitabı okudu
Reklam
1950' de başlayan Kore Savaşı, ABD'nin kamu diplomasisi anlayışında önemli yeniliklere yol açtı. Savaşın elinin kulağın­ da olduğu günlerde ABD yönetimi antikomünist propagandanın genişletilmesine çalışmaktaydı. Kapsamı ve önemine binaen "fikir savaşının Marshall Planı" olarak nitelenen yeni dönem kamu diplomasisine büyük kaynaklar aktarıldı.
kronoloji/insanlık tarihindeki bazı önemli olaylar
MÖ Beş Milyon: Bilinen en eski insan benzeri maymun cinsi olan Australopithe- cus Afrika'da ortaya çıktı. MÖ İki Milyon: Homo habilis ve dişisi ellerini kullanarak yonttukları taşlarla aletler yapıyordu ve hâlâ Afrika'dan çıkmamışlardı. MÖ 1,5 Milyon: Meşaleyi homo erectus ve femina erecta devraldı. Gerçekten de ateşi keşfeden ilk
Dünya Savaşı sorasında ve öncesinde başta Çin ve Kore olmak üzere diğer Asya ülkelerinin halkalarına korkunç şeyler yaptı.
Sayfa 341 - Pegasus YayınlarıKitabı okudu
Kore savası
On yıl sonra Moskova ve Pekin, işgali başlatmak için Kim'e gerçekten kimin yeşil ışık yakmış olduğu konusunda hâlâ anlaşmış değillerdi. 1960 Haziran'ında Bükreş'teki toplantıda o zamanlar Sovyet Genel Sekreteri olan Krusçev, Çin Politbüro üyesi Peng Zhen'e şöyle söyleyecekti: "Eğer Mao kabul etmeseydi, Stalin yapmış olduğu şeyi yapmayacaktı." Peng bunun "tamamen yanlış" olduğunu söyleyerek sertçe karşılık verdi ve "Mao Zedong savaşa karşıydı. (...) Kabul eden taraf Stalin'di," demişti.
Sayfa 171 - Kaknüs yayınları 1.basım çeviri nalan ışık çeperKitabı okudu
Reklam
Kore, BM'nin ilk savaşı, Soğuk Savaş'ın ilk “sıcak savaş"ı ve ABD'nin de ilk "sınırlı savaşı" ydı. Ayrıca süper güçlerin çarpıştığı tek savaş olmanın yanı sıra, Batılı güçlerin komünist bir devlete (karşı-) saldırıda bulunduğu tek vaka olma özelliğini de taşıyordu.
Sayfa 25 - I- Bölünme ve Yıkım
Koreli Kore'de düşmanı kestiyse Bünyamin de yüzlerce yunanı öldürmüştü Kurtuluş Savaşı'nda...
1950 yılıydı. Baştan adıyla haftalık bir gazete çıkarıyordum. Hükümet Kore savaşına gönüllü asker topluyordu. Türkiye'de barışseverler derneği kurulmuştu. Behice Boran Barış derneği kurucularından biriydi. Barış derneği Kore savaşı'na karşıydı. Bir slogan atmıştı ortaya: Kore nere? Ne güzel bir slogandı, çünkü gönüllü olarak Kore savaşı'na katılmaya giden Türkler Kore'nin nerede olduğunu bilmiyorlardı.
Sayfa 43 - Behice BoranKitabı okudu
Menderes Kabinesi 25 Temmuz'da 4000 kişilik bir standart askeri birlikle, yani gerekli kuvvet aksamından teşekkül etmek ve zayiat vuku buldukça ikmal olunmak üzere, Kore'de savaşa katılma kararı aldı. Birlik teşkil ve sevk edildi. Ondan sonra Kore cephesinde savaş bir takım zikzaklar, ileri geri devamlı bir çatışma halini aldı. Bu arada Türklerin katıldığı en önemli çarpışma, Kunuri Savaşı oldu. İnisiyatif ve kumanda bittabii Amerikalılardaydı.
Sayfa 300 - Remzi Kitabevi
Reklam
Türkiye'nin Kore Savaşı'na neden ve nasıl katıldığı o zamanki Meclis tartışmalarında bile bir türlü anlaşılmamıştır. Katılma kararı Büyük Millet Meclisi'nden geçmedi. Ama bu savaşta Kore topraklarına nice Türk'ün kanı akmıştır... İnönü ve C.H.P. sonuna kadar bu duruma muhalif kalmışlardır. Ancak D.P. iktidarının Meclise danışmadan yarattığı bu olup bittiye karşı olmakla beraber, oraya giden askerin maaş farkı vs. gibi teknik meselelerin müzakerelerinde de söz aldılar.
Sayfa 295 - Remzi Kitabevi
Kim bilir, belki Kore ya da Vietnam Savaşı'nda benden daha fazla insan öldürenler de vardır. Onların hepsi mi gece uykusuzluk çekiyordur? Çekmiyorlardır. Suçluluk duygusu özünde zayıf bir histir. Korku ya da öfke, kıskançlık gibi duygulardır güçlü olan duygular. Korku ve öfke içindeyken insanın uykusu gelmez. Suçluluk duygusu yüzünden uyuyamayan kahramanların olduğu film ya da dizileri görünce gülüyorum. Hayattan bihaber senaristler nereden buluyorlarsa böyle hikâyeleri.
Soğuk Savaş cidden başlamıştı. 1949 yılında sadece (Batı Avrupa'nın savunmasını ABD'ye veren) Kuzey Atlantik Antlaşması'nın imzalanmasına değil, (Doğu'yla birlikte dünyanın herhangi bir yerine yapılan ihracatı kontrol etmeye yönelik geniş icra yetkileri veren) ABD İhraç Kontrol Kanunu'nun çıkarılmasına da tanık olundu. Böyle bir politikayı yürütmeye çalışırken uygulamada ortaya çıkan sorun, Amerika'nın müttefiklerinin de buna dahil edilmesi ve belli türdeki malların komünist bloka ihraç edilemeyeceğini onların da kabul etmeleri gerektiğiydi. Bu, Soğuk Savaş boyunca çok taraflı bir şekilde Batı'nın ihracat kontrollerini yapan ve ancak 1995'te lağvedilen COCOM'un (Koordinasyon Komitesi) kurulmasıyla hayata geçirildi. 1950'de, Çin'de Mao'nun zaferi ve Kore Savaşı'nın patlak vermesinin ardından, Batı Avrupa devletleri, Amerika'nın komünist ekonomik gelişmenin temelini zayıflatmaya yönelik olarak kapsamlı veya “ekonomik” ihracat ablukası uygulamasını kabul etttikleri için (ve ABD’nin Çin'le ticari ilişkileri tamamen koparmasından) bayağı endişe duydular. Ancak 1954'e gelindiğinde Avrupalılar, Kore'de barışın yeniden tesis edilmesi ve Stalin'in ölümü sonucunda ablukanın daraltılması yahut Sovyet blokunun askerî çabalarını destekleyecek "stratejik” mallarla sınırlandırılması konusunda ısrar ettiler ve Amerikalılar da bu talebi kabul etti.
Sayfa 571Kitabı okudu
431 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.