Hz. Ali (r.a.) der ki:
“Nefsani arzular körlük gibidir. Tereddüde düştüğün vakit durup beklemek, başarının bir parçasıdır. Kesin bilgi kaygıdan korur. Yalanın sonu pişmanlıktır. Doğrulukta selamet vardır. Öyle uzaklar var ki, yakından da yakındır. Dostu olmayan gurbette yaşıyor demektir. Kişinin dostu, gıyabında dostluğunu gösterendir. (Dostun hakkında) kötü düşüncelere kapılmak sana dost kaybettirmesin. Cömertlik ne güzel huydur! Her güzelliğin yolu hayâdan geçer. Tutunulacak en sağlam kulp takvadır. Başvurduğun sebeplerin en sağlamı, Allah ile senin aranda olanıdır. Dünyadaki en büyük kazancın evine huzur getiren şeylerdir. İki türlü rızık vardır: Birini sen ararsın, diğeri seni arar; sen ona gitmezsen o sana gelir. Elindeki varlığına bir tehlike geldiğince üzülsen de olur ama elde edemediğin isteklerin için üzülme. Olmayanı olana bakarak anlamaya çalış; çünkü eşya ve olaylar birbirine benzer. Dünyalık şeyler elde ettiğin için fazla sevinme; kaybettiğin dünyalıkların ardından da fazla üzülme. Sevincin (ahirete) önden gönderdiklerin için, üzüntün göndermeyip eksik bıraktıkların için olsun. Ahiretin için uğraş, ölümden sonrasını düşün.”
Günaydın. Çok isteriz ya bazı şeyleri, çok hak ettiğimizi düşünürüz. Hem bunlar öyle büyük arzular yahut hezeyanlar da değildir. Feyyaz Kayacan bir başka kitabında, "Hani dünyalar benim olsa nesi eksilirdi dünyanın?" diye sorar. Biz de bu soruya cevap aramaktayız sevgili okur. Ona buna nasip olan dünyaların zerresi bize niçin nasip
Reklam
Yaşam Türkce
Yaşam Ne söylendiyse sadece dinledik. Başka nasıl yapılmalı kesin bilemedik. Yaşamı görüb de böyle yapdık? İnsanlar konuştu gerçeğe çatdık? Yalnız konuşulur aynı mevzular. Bunu yaparsan olacak budur.
Dialog Türkce
Dialog Nasıl net gözlem yapa biliriz? Olanları bir birinden nasıl ayıra biliriz? Doğru,yanlış nasıl kolay anlarız? Nasıl nura ulaşıb yalnışdan arınırız? Derler insan çözülmez kutu bağlı. Açılmaz bu kutunun hiç bir zaman sırları.
Yedi ölümcül günah
Kibir: Kibir ölümcül günahların en büyüğü, çoğu zaman diğer tüm günahların kaynağı olarak kabul edilirdi. Kişinin kendisinin diğerlerinden daha iyi, daha önemli olduğunu düşünmesi, başkalarının başarılarını görmezden gelmesi, kendi sınırlarını tanıyamaması şeklinde tanımlanırdı. Kibir genellikle mütevazılığın eksikliği olarak
Bugün denk geldiğimden ve yaşadığımdan çıkardığım dersi anlatayım. Sabah kalkıyoruz kahvaltımızı yapıyoruz öğlen oluyor evde, işte yada herhangi bir yerde öğlen yemeği yiyoruz sonra akşam oluyor yine aynı. Bu arada çeşitli isteklerimiz, arzularımız, hayallerimiz, amaçlarımız veya kavuşmamız oluyor ama yarına yine plan yapıyoruz. Anladım ki biz yarını planlarken aslında doyamuyoruz. Dünyalık telaşlar, ihtiyaçlar, arzular, aşklar vs.ler her gün biraz daha artıyor. Kendimizi kandırmayalım biz doyamuyoruz. Doyacağımız tek yer öteki taraf ve inşallah kötü doymayız. Âmin
Reklam
120 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.