Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Ne için yaşayacağız? Eğer hiçbir amaç yoksa, eğer yaşam sırf yaşamış olalım diye bize verilmiş bir şeyse yaşamının gereği yoktur.
Sayfa 37
Kadını üniversiteye, devlet dairelerine kabul ederek özgür kılıyorlar, ama ona yine bir zevk nesnesi olarak bakıyorlar. Halihazırda yaptığımız gibi, kendisine bu şekilde bakmayı öğretirseniz, kadın hep ilkel bir yaratık olarak kalacaktır.
Reklam
Ne için yaşayacağız? Eğer hiçbir amaç yoksa, eğer yaşam, sırf yaşamış olalım diye bize verilmiş bir şeyse yaşamanın gereği yoktur.
Güzelliğin iyi bir şey olduğu düşüncesi nasıl da büyük bir yanılgıdır, gerçekten şaşırtıcı. Güzel bir kadın aptalca laflar eder, sen dinlersin ve aptallıkları görmez, akıllıca laflar ediyor sanırsın. Bu güzel kadın kötü şeyler yapar, sen hoş bir şey yaptığını düşünürsün. Eğer aptalca şeyler söylemeyen, kötü işler yapmayan, sadece güzel olan bir kadınsa o zaman da onun şaşılacak derecede akıllı, iyi ahlaklı bir kadın olduğuna inanırsın.
Frengi hastalığına harcanan çabaların yuzde biri cinsel ahlaksızlığın kökünün kazınmasına harcanmış olsaydı, frenginin çok uzun zamandır sözu bile edilmezdi de ondan. Oysa ki cinsel ahlaksızlığın kökünün kazınmasına değil, onun teşvik edilmesine, tehlikesiz bir şekilde gerçekleştirilmesine çaba harcanıyor
"Yaşamımız yaşam değildi.Sürekli bir tehlike, sonra tehlikeden kurtuluş,yine bir tehlike,yine umutsuz çabalar ve yine kurtuluş, batan bir gemide gibiydik hep."
Reklam
Çok fazla acı çektikten sonra, ancak bu acı sayesinde bütün bu olup bitenlerin kökünün nerede olduğunu, nerede olması gerektiğini anladım, bu yüzden de olanların dehşetini gördüm.
Müzik kendimi, gerçek durumumu unutturur bana, beni başka, benim olmayan bir duruma taşır: Müziğin etkisiyle hissetmediğim bir şeyi hissedebilirmişim, anlamadığım bir şeyi anlayabilirmişim, yapamadığım bir şeyi yapabilirmişim gibi gelir bana.
Sevdikleri bir varlık için kendilerini değil, sevebilecekleri bir varlığı kendileri için feda ederler.
Reklam
Lise ve üniversite bunu değiştiremez. Bu ancak erkeklerin kadınlara ve kadınların kendilerine bakışının değişmesiyle mümkün olabilir.
Güneşte ve yıldızlarda demir daha mı çok, oralarda hangi madenler var, yakın bir zamanda öğrenilebilir bunlar. Fakat bizim domuzluğumuzu ortaya çıkaran şeyi öğrenmek zordur, korkunç derecede zor…
Hiç de şaka değil söylediklerim. İnsanların bunu çok yakında anlayacaklarına ve huzuru bozan bu tür hareketlere izin verilen bir toplumun nasıl var olabildiğine, toplumumuzda kadınların bedenlerini şehvet uyandıracak biçimde nasıl süslediklerine şaşıp kalacaklarına eminim.
1062 syf.
1/10 puan verdi
Lev Nikolayeviç Tolstoy (1828-1910): Savaş ve Barış, Diriliş ve Kreutzer Sonat'ın büyük yazarı, sadece toplumsal olayları değil, bireyin duygularını da olağanüstü tasvir yeteneğiyle aktarmıştır. Yazar, en ünlü eserlerinden biri olan Anna Karenina'da evlilik, aşk ve ölüm konularını derin bir gözlem gücüyle ele almış, muhteşem edebi dehasıyla işlemiştir. 1875-1877 yılları arasında Ruskiy Vestnik dergisinde tefrika edilen romanın ilk baskısı 1878'de yapılmıştır. Pek çok yazar ve eleştirmen Anna Karenina'yı gelmiş geçmiş en büyük roman saymaktadır. Tolstoy'un bu büyük eseri birçok kez sinemaya da uyarlanmıştır. Anna Karenina, 19. yüzyıl Rus toplumunun ruhsal dalgalanmalarına çarpıcı bir aşk ve ihanet anlatısıyla ışık tutan bir başyapıt. Güzelliği ve nezaketiyle çevresinde hayranlık uyandıran Anna Karenina’nın mutsuz ve monoton bir evliliği vardır. Üst düzey bir devlet memuru olan Aleksey Aleksandroviç ile evliliğinde tek tesellisi oğludur. Ağabeyi ile yengesinin aralarını düzeltmek için gittiği Moskova’da yakışıklı ve genç kont Vronski ile tanışması, Anna’nın hayatında dönüm noktası olur. Tolstoy, Anna Karenina’da sıradışı bir gözlem gücü ile aşk, evlilik, ihanet gibi temaların izini sürerken roman sanatına yepyeni ve uzun soluklu bir boyut katar. Modern dünya edebiyatının otoritelerince gelmiş geçmiş en iyi romanlardan biri olarak kabul edilen Anna Karenina, güncelliğini daima koruyacak bir eser. “Anna Karenina dünya edebiyatındaki en büyük aşk hikâyelerinden biri. Tolstoy’un kusursuz üslûbunun büyüsü her sayfada hissediliyor.” VLADIMIR NABOKOV
Anna Karenina
Anna KareninaLev Tolstoy · Türkiye İş Bankası Yayınları · 201939,2bin okunma
96 syf.
1/10 puan verdi
Lev Nikolayeviç Tolstoy (1828-1910): Anna Karenina, Savaş ve Barış, Kreutzer Sonat ve Diriliş'in büyük yazarı, yaşamının son otuz yılında kendini insan, aile, din, devlet, toplum, özgürlük, boyun eğme, başkaldırma, sanat ve estetik konularında kuramsal çalışmalara verdi. Bu dönemde yazdığı öykülerde yıllarca üzerinde düşündüğü insanlık sorunlarını edebi bir kurgu içinde ele aldı. Tolstoy, insan sevgisi ve inanç konularını ustalığının bütün inceliğiyle işlerken, İnsan Neyle Yaşar? ile gerçek hayatı yansıtan tabloların içinde yeni bir ahlak anlayışını ortaya koydu.
İnsan Neyle Yaşar?
İnsan Neyle Yaşar?Lev Tolstoy · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2019191,1bin okunma
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.