- "Başka bir evrenden geldim ve diğer evrende kralım. (paralel evren, kuantum mekaniği, Einstein..) - ..?!?!.. - "Bu da sözelci." 🎬 The King: Eternal Monarch
Hawking's Criticism to his Singularity Theorem on Big Bang Theory
1970'te Penrose ile birlikte, genel göreliliğin doğruluğu ve evrenin gözlemlediğimiz kadar madde içermesi koşuluyla bir büyük patlama tekilliğinin olmuş olması gerekliliğini kanıtlayan bir makale yayınladık. (Singularity Theorem) Ben bu arada düşüncemi değiştirmiş olduğumdan şimdi diğer fizikçileri evrenin başlangıcında bir tekillik olmadığına inandırmaya çalışıyorum. Kuantum mekaniği hesaba katıldığında evrendeki tekillik (singularity) yok olmaktadır.
Sayfa 63 - Milliyet YayınlarıKitabı okuyor
Reklam
·
Not rated
·
Liked
Kaos (James Gleick)
Lise de kuantum mekaniğine çok merak sarmıştım daha sonra kaos kavramı karşıma çıktı ve bu kitabı aldım. Aldığım günden beri okumaya cesaret edememiştim ve yaklaşık 6-7 yıl sonra merak edip okumaya karar verdim. Açıkçası kitabın içeriği bana çok ağır geldi ve 169. sayfa da okumayı bırakmak durumda kaldım, çünkü anlamıyordum. Yani hiçbir şeyi anlamadım diyemem, lise fizik bilgim daha taze olsaydı ve o zamanki kuantum mekaniği bilgilerim, daha iyi anlayabilirdim. Fizik, matematik ve mühendislik okuyanlara hitap eden bir kitap olmuş ben biraz daha popüler bilim kitapları gibi olduğunu düşünmüştüm. Her şeye rağmen okuduğum yere kadar beynimde bazı farklı düşünceler oluşmasını sağladı ve kendi alanımla ilişkili kaosları araştırma isteği doğdu içimde. Bu yüzden kitabı tamamen boşa almış sayılmam. Kitabı alacakların ve okuyacakların bu noktalara dikkat etmesini tavsiye ederim.
Kaos
KaosJames Gleick · Alfa Yayınları · 2020174 okunma
Kuantum mekaniği, evrenin birden çok sayıda evren varmış gibi davrandığı kavramına dayanan iddialar içerir, ama gerçekten de böyle olduğunu düşünmek, inanma eğilimimizi epeyce zorlar.
184 syf.
·
Not rated
·
Read in 3 days
Tanrı Denklemi
Bu kitap , fizik biliminin en büyük gizemlerinden birini, yani doğanın dört temel kuvvetini tek bir teori altında birleştirmeyi amaçlayan "Her Şeyin Teorisi"ni araştırıyor. Yazar, Newton’un yerçekimi yasasını keşfetmesinden bu yana, fizikçilerin göklerin ve Dünya’nın kurallarını birleştiren yeni kuvvetleri sürekli olarak büyük teorilere dahil etmeye çalıştıklarından bahsediyor. Kitapta, görelilik ve kuantum teorisinin birleştirilmesiyle, evrenin derin sırlarını açığa çıkaracak güzel bir denklemin arayışında oluyoruz . “Tanrı Denklemi”, zaman yolculuğunun mümkün olup olmadığı, diğer evrenlerin ve boyutların varlığı gibi konulara da ışık tutuyor. “Tanrı Denklemi”, okuyuculara fizik biliminin sınırlarını keşfetme fırsatı sunarken, aynı zamanda bilim tarihi boyunca yapılan keşiflerin ve kuantum mekaniği ile sicim teorisindeki güncel ilerlemelerin bir özetini sunuyor
Tanrı Denklemi
Tanrı DenklemiMichio Kaku · ODTÜ Geliştirme Vakfı Yayıncılık · 202284 okunma
Kuantum mekaniği öngörülemezliğin ya da rastlantısallığın kaçınılmaz yanını bilime dahil eder. Einstein, her ne kadar söz konusu fikirlerin gelişiminde önemli bir rol oynamış olsa da bu duruma şiddetle karşı çıkmıştı. Einstein evrenin olasılıkla çalıştığını hiçbir zaman kabul etmedi; nitekim bu duruma ilişkin duygularını da meşhur “Tanrı zar atmaz” ifadesinde özetlemişti.
Reklam
Filozoflar arasında felsefenin Prensi Spinoza’dır. Bunun en büyük nedeninin Spinoza’nın her argümanının sonsuza dair olmasıdır. Spinoza, sonsuzun filozofudur. Bugünkü hakim bilim birçok “başarıya” imza atmış olsa da ve hatta Kuantum Mekaniği gibi bir paradigma dahi Spinoza’nın sonsuza yönelik düşünceleri karşısında güdük kalır. Temel neden ise, Big Bang teorisi dahi;” başlangıçta top gibi bir enerji vardı ve her şey bu enerjinin içerisinde idi, argümanıdır. Bu enerji gitgide yayılarak bugünkü evreni meydana getirdi. Zaman dahi böyle oluştu, der. Zamanın mümkün olabilmesi için hareketin mevcut olması gerekir. Peki hareketin kendisi zamanı mümkün kılıyorsa ilk hareket ettirici güdümü mümkün kılan şey neydi? Veya şöyle soralım, o enerji topu neyin üzerinde duruyordu? Uzamdan ayrı bir şey nerede durabilir? Demek ki uzam mevcuttu. Uzam mevcut ise “nasıl” sorusu, hareketi akla getirir. Aristoteles ilk hareket ettiriciyi Tanrı olarak addetmişti. Hareketsiz maddeye karşılık temel bir itici güç mevcut olmalıydı ki hareket meydana gelsin. Spinoza ise bu temelsiz yöne karşı oldukça önemli argümanlar ortaya koyar. Sonsuz evrenin ucu bucağı yoktur. Bugün paralel evren diyebiliyorsak bu zorunlu olarak Spinoza felsefesinden mütevellit biçimde ortaya konulabilir. İnsanlar daima bir başlangıç ve son fikrine takılıp kalmıştır. Halbuki temele inersek dinsel bir inanıştır bu inancın temeli.
Kuantum mekaniği ile genel göreliliği birleştirdiğimizde, daha önce ortaya çıkmayan yeni bir olasılık oluşmakta: uzay ve zaman birlikte, herhangi bir tekilliğe ya da sınıra sahip olmayan sonlu ve dört boyutlu tıpkı dünyanın yüzeyi gibi, fakat daha fazla boyutlu bir uzay oluşturabilir. Öyle görünüyor ki bu fikir evrenin gözlemlenen pek çok özelliğini, sözgelimi büyük ölçekteki yeknesaklığını ve galaksilerin, yıldızların ve hatta insanoğlunun evrenin türdeşliğinden daha küçük ölçekli kopuşlarını açıklayabilir. Hatta bu birleşme gözlemlediğimiz zaman okuna bile bir açıklama getirebilir. Fakat eğer evren herhangi bir tekilliği ya da sınırı olmayan tamamıyla kendine yeter bir yapıysa ve de birleşik bir kuram tarafından bütünüyle betimlenmişse, bu, Tanrı'nın Yaratıcı olarak rolü konusunda derin imalar barındıracaktır...
232 syf.
8/10 puan verdi
·
Read in 65 days
Bu evrende Allah'ın varlığına işaret eden güçlü rasyonel deliller vardır. (misal; kompleks tasarım gibi) Ve benzer şekilde yokluğuna işaret eden bazı deliller de vardır. (kuantum mekaniği gibi) Ve tek bir delil, bir şeyin varlığını/yokluğunu her zaman kanıtlamaya da yetmez. Ama Allah'ın varlığı/yokluğundan ziyade, bizim için daha
Allah'ın Varlığının 12 Delili
Allah'ın Varlığının 12 DeliliCaner Taslaman · İstanbul Yayınevi · 2021663 okunma
Parlak zekalı insanlardan biri,Albert Einstein adlı Almanya doğumlu bir fizikçi, türünün kendisi kadar parlak zekalı olmayan üyelerine görelilik kuramını şöyle açıklamıştı:" Elinizi kızgın bir sobaya soktuğunuzda bir dakika bir saat gibi gelir. Güzel bir kızla geçirdiniz bir saatse bir dakika gibidir." Peki ya o güzel kıza bakarken elinizi kızgın sobaya sokmuş gibi hissediyorsanız? O neydi peki? Kuantum mekaniği mi?
Sayfa 204
Reklam
ÇOK ÖZEL BİR İLİŞKİ
Bu, kuantum mekaniği hakkında hâlâ anlamadığımız birçok şeyden biri. Her zaman kullandığı çok iyi çalışan bir teori, bizim için hâlâ oldukça belirsiz olsa bile. Nobel Ödüllü Richard Feynman 1970'lerde "Kimse kuantum mekaniğini anlamıyor" iddiasında bulundu ve bu ifadesi bugün de geçerliliğini koruyor. Belirsizlik İlkesi'ne göre, her gün doğruladığımız diğer kurallar ve olgular gibi, gözünüzden kaçan bir şey var, belki de içinde bizim hiç bilmediğimiz simetrilerin ve korunum yasalarının işlediği gizli bir katman. Onu keşfedene kadar, tüm nedenlerini bilmeden kuantum fiziğini kullanmaya devam etmenin hayal kırıklığını kabul etmeliyiz.
Sayfa 139Kitabı okudu
KÜÇÜK KIRMIZI BEYAZ EV
Diğer durumlarda olduğu gibi, bu konuda da son derece dikkatli olmanızı öneririm. Kuantum mekaniği hâlâ anlayamadığımız sonsuz incelikler içerir. Hiçbir şey çok daha basit ve daha az yaratıcı bir açıklamanın olabileceği ihtimalini ortadan kaldırmaz. Gerçek şu ki bunun işlemesi için yöntem, güçlü ölçümden sonra bile içimizde bazı alarm zillerini çaldıran zayıf ölçümler yapmayı gerektirir. Geçmiş olaylar gelecekteki olaylardan etkilenebilir mi? Öyle görünüyor, ancak bunu üretecekleri sonucunu bilmeniz şartıyla. Hayallere dalmadan önce kuantum mekaniğinin çok iyi çalıştığının ve onu her gün kullandığımızın ama hâlâ tam olarak anlayamadığımızın farkında olmalıyız. Bu nedenle şimdilik geleceğin mikroskobik madde sistemlerinin geçmişini değiştirebileceği fikri sadece bir varsayımdır. Bu korkunç bir aldatmaca olabilir veya doğayı anlamanın yeni yollarının yolunu açabilir.
Sayfa 120Kitabı okudu
Kuantum mekaniği öngörülemezliğin ya da rastlantısallığın kaçınılmaz yanını bilime dahil eder. Einstein, her ne kadar söz konusu fikirlerin gelişiminde önemli bir rol oynamış olsa da bu duruma şiddetle karşı çıkmıştı. Einstein evrenin olasılıkla çalıştığını hiçbir zaman kabul etmedi; nitekim bu duruma ilişkin duygularını da meşhur “Tanrı zar atmaz” ifadesinde özetlemişti.
1,045 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.