KÜBRA İKİZOĞLU

KÜBRA İKİZOĞLU
@kubrad
istanbul
istanbul
22 reader point
Joined on December 2016
BELKİ DE KAYBETTİKLERİNE ÜZÜLMEK İÇİN AYIRDIĞIN ZAMANI KAZANABİLECEKLERİN İÇİN HARCALAMALISIN...
Reklam
Beni unutma... Biliyorum her giden unutmak ister geride bıraktığı her şeyi. Sen her şeyi unut beni unutma... Her an düşün demiyorum ama ara sıra hatırla. Sarılmamı mesela,omzundan öpüp uyuduğumu ya da... Bir şeyler getirsin beni aklına. Beni yüzüstü bırakıp gittiğin gün "sana ihtiyacım var!" dediğimde hiç aldırmayışını ben hiç unutmuyorum mesela. Sen de hatırla! İçin yana yana...
Çok sevdim seni... Nasıl cesaret ettim bilmiyorum,ama çok sevdim... Ve ben öyle sevdim ki seni,aklın alabilirdi belki ama yüreğin almadı. İşte ben,öyle sevdim seni...

Reader Follow Recommendations

See All
O gelmeden kaldırmayın cenazemi. Bırakın soğusun cesedim. Ben canımdan çok sevdim..!! Kim bilir:Belki o da sevmiştir!! Bırakın örtmeyin,Yüzümü... Son kez gelsin görsün beni! Sakın üzülmesin soğuk ellerimi avuçlarına alsın!! Susturmayın ağlasın!! Onun gözyaşları damlasın üzerime!! Kendi elleriyle koysun beni mezara... Ve son kere fısıldasın,kulağıma!! Seni seviyorum!!Birtanem..Ne olur kalk diye..
Aşk; dudaklardan çıkan kahkahalara değil, gözlerden düşecek yaşlara aittir.
Reklam
Benim sana kurduğum her cümle şiir kokar. Sen insanın içindeki şairi parçalarsın; acısını son damlasına, sevincini en dibine kadar yaşatırsın. Senin adın ilham, senin adın aşk..."------"
Boş bir sokakta seni aramak dedikleri bu olsa gerek. Tek bir ses, tek bir ayak izi yok. Ben hala senden bir parça bulmaya çalışıyorum geceleri bu boş sokaklarda. Seni sevebildiğim kadar sevmek istiyorum. En sonuna kadar sevmek, iliklerime kadar sevmek, damarlarımdaki kanın akışını hissedercesine sevmek istiyorum. Seni sevmekten başka hiçbir işle boğuşmak istemiyorum. Aklımda, ruhumda, bedenimde sadece senin düşüncen yer alsın istiyorum. Seni seviyorum.
şehrimin bütün sokakları sen...
Artık hatırlanmaya değecek kadar bile kalmadın. Seni unutmak hakkım! Unutkan biri değilimdir ama sen bende hatırlanacak hiçbir şey bırakmadın. Benim unutulmuşum olmak bile güzeldir,bil. Aşk mı? Aramızda kaldı;içimizde değil... Yanlış aşkta doğru aranmaz. Ama yine de oku istiyorum. Cümlelerimde gizlenmiş duygudan ne anladığını benim nasıl yazdığım değil,senin nasıl okuduğun belirler. "Kör müydü gözlerin,nasıl göremedin"diye sordular senden sonra. Kör değildim. Ve hayatımda en çok iki kere parlamıştı gözlerim. Birincisi seni ilk gördüğüm,ikincisi giderken ardından baktığım gün. İlkinde aşkın ışığından,ikincisinde gözyaşlarımdan... O iki anın arasındaysa hep kapalıydı gözlerim. Aşkına inandığımdan. Kör değildim,sadece güvenmiştim!
"Belki kaza geçirerek,belki uykuda,belki başka şekilde elbet bir gün öleceğim. İşte o günden sonra üzülmen gereken tek şey;Bir daha benim gibi kimse seni düşünmeyecek. İşte buna üzül,bana değil."
Reklam
Sonbahar yağmurunda sensiz ıslanacaksam,kahvemin yanında kahvesini yudumlayan sen olmayacaksan,kabustan uyandığımda sana sarılamayacaksam,beraber hayal kurup birlikte yaşayamayacaksam,beni sevdiğini söylemenin ne anlamı var ki? Madem bunları seninle yapamayacağım,daha fazla varlığına alıştırmadan git. Hiç olmazsa acıların tat versin bana. Nasıl olsa ben sevmekten vazgeçmeyeceğim. Bir gün olur da bunları benimle yaşamak istersen,ölüme terk ettiğin yerdeyim.
Uğruna heba olunacak bunca şey varken ben sadece seni seçmiştim. İnsan solunda taşıdığını sonunda bulamazsa ne hale gelir bilir misin? Ne acıdır ölümüne severken diri diri gömmek! Belki de hata bende. Çünkü aşk yalancı bir sürme. Ağlayacağımı bile bile çektim gözüme... Aynı denizin farklı kıyılarıyız şimdi seninle...
Nasıl ağladığın değil,neye ağladığındır önemli olan. Ağlasan da ağlamasan da uğruna ağladığın insan değişmez; Çünkü senden akan gözyaşı onda hiçbir şeyi temizlemez.
Söylenenlerin söylenmeyenleri anlattığını,aydınlığın karanlığa aktığını göreceksin. Yaşam bir tiyatro sahnesi,yaşam bir oyun,yaşam bir senaryo,yaşam bir öykü,yaşam bir düş,ne yaparsak yapalım bizden kaçan,parmaklarımızın arasından kayıp giden,rüzgarın oradan oraya savurduğu ufak kağıt parçacıkları...
Sevmeyenin peşinde koşmaya alışmış biriyle,kimseyi peşinden koşturmak istememiş birinin birlikte olabilmeleri çok zordur.Birbirlerini sevgilerine inandırmaları da aynı oranda zordur.Biri koşmadığı diğeri koşturmadığı için alıştıklarına ters durumlara adapte olamazlar.Parkur sanmışlardır aşkı.Engel ararlar aşmak için.Aşkın büyüklüğünü engelin zorluğuyla tanımlarlar.Kıymetini de..Motivasyona ihtiyaçları vardır alıştıkları köşelerden çıkmak için.Kovalayabilmek için kaçmanı isterler.Ulaşmaktan ziyade erişememek isterler.Gerçekleri anlatırsın,susmanı isterler.
Beni yok ettiğin yerde ara.Orada güvensizliği,aldatılmayı,yalnızlığı ve çaresizliği bulacaksın.Anlamsız günlerin,yapayalnız gecelerin olacak.Etrafın ne kadar kalabalık görünse de yaslanacak tek bir omuz bile bulamayacaksın.Vazgeçmekle bir kez daha denemek arasında kalacaksın her seferinde.Yaşamaktan bıktığında dünyayı terk edemeyeceksin.Aşka öyle büyük bir ihtiyaç duyacaksın ki başka hiçbir şeyle yetinemeyeceksin...