Kübra Taşdemir
@kubratasdemir
Güne bakan düşler peşinde
Öğrenci
İstanbul
19 Nisan
7 okur puanı
Eylül 2019 tarihinde katıldı
170 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
Okur Takip Önerileri
Kübra Taşdemir tekrar paylaştı.
Biliyorsunuz arkadaşlar, bugüne kadar pek çok güzel buluşma geçirdik ve ekip olarak sağlam kalmaya çalıştık. Fakat maalesef ki büyük bir sebepten ötürü bunu devam ettiremeyeceğiz. Sağlam bir şekilde ve taze zihinlerle devam etmeyi çok isterdik ama işte bazen olmayınca olmuyor...
O sebebin ne olduğunu soruyorsanız, 27.10.2019 tarihinde 23.
“Bazıları kırsal bölgelerde, deniz kıyısında ya da dağlarda kendi içlerine çekilebilecekleri bir yer ararlar; sen de böyle şeyleri bütün yüreğinle özlemeyi bir alışkanlık haline getirdin. Ama bu aptalca bir şey, çünkü istediğin anda kendi içine çekilebilirsin; çünkü insanın çekilebileceği hiçbir yer kendi içinden daha dingin, daha erinçli olamaz...”
Sayfa 55 - Yapı kredi yayınlarıKitabı okudu
Tamam, zamansız ölüm her kültürde yaralayıcıydı ama bence zamanın esas korkutucu yanı, dünyada bir iz bırakmadan geçip gidecek olmamızdı. Unutuluş korkusu. Öleceğini bilmekten çok unutulacağını bilmek, çoğu durumda buydu yıkan insanı
Sayfa 23 - Can yayıneviKitabı okudu
Kübra Taşdemir tekrar paylaştı.
Günlerden bir gün bir adam evinin penceresinden dışarı bakarken bir yandan da telefonuna bakıyordu. O anda belki de bir göktaşı atmosfere girerken yanıp ayağı kayacaktı. Çünkü her an kar yağabilirdi. Bir yıldızı ayakkabı almaya yolladı.
Tam da bu kadarlık bir zaman diliminde olmak üzere, bir adam bir gerçekliğin farkına vardı. Sanal gerçeklik
Dile gelen acılar paylaşılan türdendi. Kuytulardan saklananlar ise, dilsiz ve ölümcüldü. Onlarla yüzleşmeye insanın gücü yetmiyordu. Buna nasıl dayanıldığını yalnız içi acıyla kavrulanlar bilebilirdi. Olanları yaratıcıya yormak anlamsızdı. İyilikler gibi onulmaz felaketler de insana aitti. Binlerce yıldır ne bilgeler, nebiler ne de kutsal kitaplar göçü mutlak olan insanoğlunun bu hazin gidişatına merhem olmuştu.
Sayfa 44 - HayykitapKitabı okudu
Batı dünyası her şeye öncü oldu gibi bir düşüncemiz olsa da aslında bunun oturtulacak bir temeli yok, yapılan çalışmaların bir somut birikim sayesinde ülkeler arasında dolaştığını Yunanlıların ardından Müslüman toplumlara ve ardından Avrupa’ya taşındığını görüyoruz.
Müslüman alimler yaptıkları çevirilerle bilgiyi öğrenerek geliştirmeyi ve uygulamayı tercih etmişlerdir. Hassas gözlemler yaparak astronomi ve matematikte geliştiklerinde ise haritacılıkta, kartografya ve coğrafya gibi disiplinlerin önünü açmışlardır. Deniz keşifleri yaparak dünyayı tanıyan bu ilim insanları ise ustalıklarını yazıya dökerek unutulmaz eserler vermişlerdir. Günümüze aktarılan birçok bilgi bu sayede bize ulaşmıştır.
Yazar tüm bu bilgileri dikkatli bir süzgeçten geçirerek, sade ve anlaşılır diliyle okuyucuya aktarmıştır. Konu konu anlattığı her bir merak ettiğimiz durumu ise somut kanıtlarla ortaya koymuştur. 
Piri Reis'in Haritası 
Susanne Billig
