Bu oblomov kim ?
Rus edebiyatı büyük yazarlar yetiştirmiş ve bu yazarlar edebiyat dünyasına büyük başyapıtlar kazandırmıştır. Aleksander Puşkin, Gogol, Tolstoy, Dostoyevski, Turgenyev ve Ivan Gonçarov gibi..
Fakat Ivan Gonçarov ise bu yazarların biraz daha gölgesinde kalsada eşsiz bir eser vermiştir. Tolstoy, Oblomov'u 6 kez tekrar tekrar
Ben Bir Okul Uydurdum
Her öğretmen ve adayları mutlaka okumalı diye başlamak istiyorum yazıma, daha ilk cümleden okuma listesine eklensin diye...
Hepimiz, herbirimiz daha ilk okul günümüzden itibaren eğitim - öğretim süresinin -rekabetinin- birer yarışmacı adayı olduk. Böyle yetiştirildik. On iki yıllık temel eğitimimizde sürekli sınavlara, yazılılara dâhil olduk,
Henüz 8. sınıftayken beni psikoloji bilimiyle tanıştırıp 4 yıl sonra da PDR okumama vesile olan bilim insanından bahsediyor olmak cidden keyifli. Bireysel Psikoloji'nin kurucusu Alfred Adler'in bu kitabı; öğretmen, psikolojik danışman, psikolog ve ebeveynlere yol gösterici niteliğinde. Bir puzzle parçasının ne işe yaradığını ve onu nereye koyacağınızı bilmek istiyorsanız onu diğer parçaların içinde görmeniz gerekir. İşte bireysel psikoloji de böyle bişey. Bireyi sağlıklı değerlendirmek için onu toplumla olan ilişkileriyle birlikte gözlemleyip incelemek gerekir. Adler bu kitabında bireysel psikoloji ışığında okul çağı çocuğunun hangi durumlarda (şımartılmış çocuk, tek çocuk, en küçük çocuk vb) hangi davranışları gerçekleştirdiğini ve nasıl hareket edilmesi gerektiğini vak'a analizi yaparak anlatmış. Hepinize keyifli okumalar dilerim.
Şşşşş.. O ben değilim ki, içimde biryerlerde gizlenen şeytanın sesi.
🖊 tartışmalı kitabın en tartışmasız şekilde yorumlamaya çalışacağım. Hatta öyle ki tüm siyasi düşünceleri bir kenara bırakarak, yalnız tüm karakterlerin ruha dokunan ve okuyan çoğu kişinin kendisinden muhakkak bir iki hissettiği veya çevresinden sezinlediği duyguların yer aldığı bir kitap olduğunu söylememem haksızlık olacaktır.
Yıllar evvel sadece güzel bir roman okuduğumu düşünerek hiç üzerinde durmadığım durumları Sabahattin Ali - Atsız kavgası üzerinden tekrar okumak dimamı genişletti. 3 ana karakter üzerinden yoğun içsel konuşmalarla birlikte dışa vurulan tüm tavırlar aslında günlük hayatta yaşanan çoğu insani hareket.
Ömer-Macide-Bedri her biri kendi dünyalarının girdabında, yaşama anlam yükleme ya da kaçma derdinde. Peki kimden? İçimizdeki Şeytanlardan.
Peki gerçekten böyle şeytanlar var mı? Yoksa yapmak istediğini yapıp, kaçışı ve yükü o şeytana atmak kolay gelmez mi insana? Belki gayriihtiyari bir tepki.
Ya da bize öyle sunulmuş
Kendimizle cebelleşmeye, hareketlerimizle hatta daha fenası iç dünyamızla hesaplaşmaya ne dersiniz?
-sıradan yorum yazmayı sevmiyorum. Okuduklarımın bende bir hareketlilik yaratması gerek. Bir de fazlaca sorgulatması. Yoksa arka kapaklarında tüm kitapların küçük fihrisleri zaten mevcut. Okuduğun kitabı zamanından ayrı düşünerek okumak ve müellifin hayat serüveniyle, tüm kavgalarıyla değerlendirmek apayrı.
bu konu videoyu çoktan hak etti. Merak edenler bu hafta hazırlayacağım video için beklemede kalsınlar. Sevgiler
AKINTIYA KARŞI KÜREK ÇEKEN İNSANLARA SELAM OLSUN!
GÜZEL İNSANLAR MERHABA!!
Bügün sizlere ülkedemizde İlahiyatçı kesim dışında pek bilinmeyen Mehmet Azimli ve küçük hacimli TARİH OKUMALARI eserinden kısaca söz etmeye gayret edeceğim.
Memlekette İlahiyatçı denince ülke ortalaması çoğu insanın aklına hemen televizyonlara çıkan din bezirganları geliyor. Mehmet Azimli, Mustafa Öztürk gibi kişiler
Mücella'yı okuduktan ve çok beğendikten sonra Nazan BEKİROĞLU 'nun diğer kitapları ile ilgili neokur'daki ve kitapyurdu'ndaki yorumlara bakarken Nar Ağacı'nı herkesin çok beğendiğini, övgüler dizdiğini görünce çok beğendiğim ve aralık ayı kitaplarım arasına Nar Ağacı'nı da ekledim. İyi ki de almış...
Nar Ağacı'nın hikayesinden önce dili ve
