«Hakikat halde diktatörün kuvvet ve iktidarı, istibdatları, ahlak bozuklukları, çok sürmeden dayanılmaz hale gelen isimsiz ve sorumsuz küçük diktatörler arasında dağılmış olur...»
Diktatörler işin başında kaçınılmaz olan bazı krizleri bir kez aştılar mı, genellikle bir süre için yerlerini sağlamlaştırmış olurlar; nasıl ki insan bünyesi iklim değişikliklerinden veya değişen hayat şartlarından ilk başta rahatsız olsa da sonradan onlara alışıyorsa, halklar da egemenliğin yeni biçimlerine şaşılası bir hızla uyum sağlar. Aradan
Sayfa 212 - 213, 214Kitabı okudu
Okurmusunuz lütfen " Küçük Diktatörler "
Koskoca bir imparatorluğu yönetmek ile aile reisi olmak arasında nitelik açısından bir fark yoktur. Aradaki fark niceliktedir. Mesele bu iktidarı nasıl kullandığınızla ilgilidir.
Zorba bir erkek olarak aile üyelerinin haklarını gasp ediyor, onları karşınızda susta durduruyor, sizin gelirinize muhtaç karınızı bu güçle eziyor, gövdeniz daha iri olduğu için çocuklarınızı dövüyorsanız siz bir 'diktatörsünüz' demektir...
Canınızın çok sıkıldığı bir gün yolda yürürken önünüze çıkan küçük köpeğe tekme atıyorsanız, sadist bir diktatör olursunuz...
Diktatörlük en küçük iktidar biçiminde bile var olan bir tehlikedir.
Sayfa 54Kitabı okudu
...diktatörün kuvvet ve iktidarı, istibdatları, ahlak bozuklukları, çok sürmeden dayanılmaz hale gelen isimsiz ve sorumsuz küçük diktatörler arasında dağılmış olur.
Sayfa 181Kitabı okudu
Spora her çağda ve özellikle de tüm hükümetler tarafından son derece büyük bir önem verilmiştir, kitleleri eğlendirir, sersemleştirir, aptallaştırır ve herkesten çok da diktatörler neden her zaman ve her durumda spordan yana olduklarını bilirler. Spordan yana olan, kitleleri yanına alır, kültürden yana olan ise karşısına derdi büyükbabam, bu yüzden tüm hükümetler daima spordan yana ve kültüre karşıdır. Her diktatörlük gibi nasyonal sosyalist olanı da kitlesel spor üzerinden güçlenerek neredeyse dünyaya hükmeder olmuştu. Tüm devletlerde kitleler daima sporla güdülmüştür, hiçbir devlet her şeyi spora feda etmeyecek kadar küçük ve önemsiz olamaz.
Sayfa 46Kitabı okudu
En tehlikeli sınıftır ezilmiş olanlar. Düşüncelerin yerini duygular alır!
Diktatörler, şeflerini, bilhassa küçük rütbeli şeflerini, proleterleşme tehlikesiyle karşılaşan, ekonomik gelişme yüzünden ölüme mahkûm olan ve buhran sırasında en çok zarar gören sosyal zümrelerden seçerler.
Sayfa 130 - İletişim Yayınları – 20. Basım ~ 2013, İSTANBULKitabı okudu
stalingrad bozgunu sonrası hitler,
Komutanların çatık kaşları, savaşın giderek düzensizleşen gidişatı hakkındaki çekincelerini pek gizlemez. "Küçük onbaşı"nın askeri stratejisindeki yetersizlikler artık aşikar olsa da öfkeyle dolup taşan Führer, kendi komuta hatalarından dolayı bu "yetersiz" generalleri suçlar. Ayrıca şiddetli mide ağrılarının suçlusu da bu generallerdir. Madalyalarla kaplı bu üniformaların görüntüsü onun için dayanılmaz hale geldiğinde, Hitler, köpeği Blondi ile yalnız yemek için odasına çekilir.
Sayfa 100Kitabı okudu
orduya katıldığı ilk zamanlara dair hitlerin anlattığı anısıdır..
"Her sabah beşten önce uyanmayı adet edindiğimden, küçük odada koşuşturan farelere bayat ekmek ya da et parçaları koyarak ve bu eğlenceli küçük hayvanların atıştırmalıklar için tartışıp, etrafta birbirlerini nasıl kovaladıklarını izleyerek kendimi eğlendirmeyi alışkanlık haline getirdim. Hayatım boyunca öyle yoksunluk çektim ki, küçük hayvanların açlığını ve tatminini gözümde fazlasıyla canlandırabiliyordum."
Sayfa 72Kitabı okudu
_Küçük kılıbık adam. Korktuğun için bağırıyorsun.
_Ben kim oluyorum ki kendi görüşüm olacakmış. reis ne derse o’dur.
_Düşüncelerinin yanlış olup olmadığını sormadın kendine hiç?
_20 yıllık olayları anımsayacak beynin yok, bu nedenle, iki bin yıl öncesinden aptalca dini sözlerini tekrar söylüyorsun.
_Beni ahlaksızlıkla suçlarken doğrudan
“Diktatörler ve zorbalar, küçük şeytanlar ve dedikoducular, kurtlar ve böcekler, bir Bilge'nin önceden söylediği alınyazısından kurtulamayacaklar…”
Sayfa 110 - Kutsal tohumlar saçtım yeryüzüneKitabı okudu
Hakikat halde diktatörün kuvvet ve iktidarı , istibdatları , ahlak bozuklukları , çok sürmeden dayanılmaz hale gelen isimsiz ve sorumsuz küçük diktatörler arasında dağılmış olur...
Sayfa 181 - İthaki YayınlarıKitabı okuyor