Benzerlerimiz yoktu. Ya da çok uzaklardaydılar. Onlara ulaşamadık. Onlara dokunamadık. Onlarla sevişemedik. Onlarla sabahlayamadık. Bu yüzden eksik kaldık. Bu yüzden yarım kaldık. Bu yüzden bazı şeylere gülemedik...
" Anlaşılmak istiyorum: Sevdiğim bir şarkıyı herhangi biriyle paylaşırken aynı duyguları hissetmek arzusu bu .
...
Bir başkasının mal varlığına dönüşmeden yaşayabilmenin yalnızlığı bu.
...
Bir nedeni yok .Yalnızca öptüm."
Hayatımı değiştiren kitap!
Hayatımı değiştiren film!
Hayatımı değiştiren olay!
Ne çok duyuyoruz değil mi böyle cümleleri hayatta? Peki hiç canlı örneği ile karşılaştınız mı?
Yıllar yıllar önceydi. - Tamam o kadar yaşlı değilim kabul ediyorum.- Üniversite sıralarındaydım. Çocuk Edebiyatı dersimize giren hocamız "Güneşin Çocukları" diye
**** Spoiler içermeyen ama çok da kişisel bir incelemedir :)****
Ömrüm boyunca elime Necip Fazıl Kısakürek kitabı almadım. Bazı şiirlerini ordan burdan ve dahası sosyal medyadan işitmiştim. Siyasi çizgi ve kişiliğinin çok sert noktaları olduğunu düşünüyordum ve mesafeli duruyordum. Açık konuşmak gerekirse bu kitap kütüphanemde süs biberi gibi duruyordu. Daha da kişisel bir şey söyleyecek olursam ''visal'' kelimesine karşı acayip bir zaafım var. Hani insanın bir kelimeye aşık olabileceği mantığı aklıma yatmış olsa. Ben bu kelimeye aşığım diyebilirdim. Neyse kitabı okurken bazı şiirlerde bu kelime geçtikçe, kalbim de gerçekten tarifini edemeyeceğim bir his belirdi. Bunca şiirin arasında bir tanesi mi manasız olmaz, bir tane '' bu şiir kötüymüş'' diyebileceğim şiir çıkmaz. Kelimeler ile oynamak veya kelime cambazlığı dedikleri bu olsa gerek. Bir de bir şey söyleyeceğim, içimde kalmasın. Herkesin kendi düşüncesidir lakin, bu kitaba 1 puanı reva gören zihniyet siyasi düşünüyor ve fesatlanıyordur. Gitsinler küçük iskender okusunlar onları o paklar çünkü...
ÇileNecip Fazıl Kısakürek · Büyük Doğu Yayınları · 201821.1k okunma