Şahane bir kitapla geldim.
Tam olarak kaç yaşında olduğunu, kaçıncı sınıfta okuduğunu hatta adını bilmediğimiz ama ergenlik çağında olduğunu anladığımız öğrenci kızımızın bir gününü ve bir gün içindeki düşüncelerini okuyoruz. Büyüdüğünün farkında ve bundan hoşnut değil. Babasını kaybetmenin acısını atlatamamış. Artık hiç bir zevkim kalmadı dese
Yine bir masal uyarlaması kitap. Külkedisi masalının baya baya bir değiştirilmiş hali.
Normalde uyarlama kitapları severim ama bunu sevemedim. Eleştireceğim çok çok nokta var ama uzatmak istemiyorum.
Kitap nedense beni sarmadı, konunun içine çok giremedim. Hani kitap okurken kendinizi olaya dahil hissedersiniz ya, o olmadı bu kitapta.
Gereksiz bir kurgu, gereksiz olaylar, saçma bir tanışma ve anlamsız bir aşk hikayesiydi bana göre.
Henry ve Cindy ana karakterlerimiz.. birbirlerini sevdiklerini hiç hissettiremeyen, söylediğim gibi saçma bir kurgunun içinde yaşayan bir çift.
Ayrıca Külkedisi masalına uyarlama yapacağım diye Cindy'nin ayakkabı sevdasını her defasında bu kadar vurgulamak da bir yerden sonra eeh yeter dedirtti.
Gerçekten zorlanarak bitirdiğim bir kitap oldu. Tavsiye edemeyeceğim..
En yakın rafta çeşitli Arthur efsanelerinin birden fazla kopyası bulunuyordu, onlar genellikle erkek kardeşlerine verilirdi. Kızların bilmesine gerek olmayan hikâyelerle doluydular.
Bu rafların altında peri masallar dizisi vardı. Güzel ve Çirkin, Külkedisi, Uyuyan Güzel ve Pamuk Prenses. Başka çeşitli masallar. Hepsi, aşk arayıp bulan ya da evlerinden kaçıp ölümle karşılaşan kızların hikâyeleriydi. Amcasını duyar gibi oldu: ‘Ders, hikâyenin içindedir tatlım’ diyordu sanki. Amcasının bahsettiği raf buydu işte.
Bir Dünya İstiyorum
İçinde Keloğlanların,Pamuk Prenseslerin, Külkedisi Sindrelların,Yüz Yıl Uyuyan Prenseslerin Olduğu
Bir Dünya İstiyorum
Masallarında dahi
Donkişotların, Pinakyoların,
Üvey annelerin, Cadıların,
Kötü kalpli Vezirlerin
Güzel görünümlü cadıların
Hainlerin, Münafıkların
İçinde Olmadığı
Bir Dünya İstiyorum
KK
Zoe her yaşta Külkedisi masalında farklı şeyler okuyor. Her şey, zevklerine göre değişiyor; 4 yaşındayken hayvanlara bayılıyor. Sonra ilgi alanları değişiyor. 6 yaşındayken, bir prenses olmanın hayalini kuruyor. İstekleri farklılaşıyor. 10 yaşında, bir sevgilisi olsun istiyor. Hayat tecrübesi, artıyor. 14 yaşında, özgür olmak istiyor. Belki de 25 yaşına geldiğinde, o korkunç kadınla evlenmek gibi berbat bir fikri hayata geçirdiği için Külkedisinin babasına öfkelenecek.
Zoe masalı, kendi yaşam deneyiminin ışığında okuyor.
Zoe kitabının karşısında nasılsa, biz de başkalarının karşısında öyleyiz. Başkalarını okuruz, kendimizden yola çıkarak onları tanımaya çalışırız. Bu nedenle de, kaçınılmaz olarak, başkalarının en iyi anladığımız yanları, bize benzeyen yanlarıdır.