Evreni yaratan nedir ve bunu neden yapmıştır? Yaşamın amacı nedir? Hangi inançların doğru olduğuna nasıl karar verebiliriz? Neyin iyi olduğunu nasıl söyleyebiliriz? … Bu sorular yüzeysel olarak birbirlerinden farklı görünüyor, fakat hepsi yanıtlanmalarını imkânsız kılan bir ortak özelliği paylaşıyor: Hepsi döngüsel! Asla nihai bir yaratıcıya ulaşamazsınız, çünkü her zaman bir soru daha sormanız gerekir: 'Bu yaratıcıyı yaratan nedir?' Asla mutlak bir amaca ulaşamazsınız, çünkü her zaman şunu sormak zorunda kalırsınız: 'O halde, bu ne amaca hizmet ediyor? … Bir keresinde W. H. Auden'in 'Biz bu dünyaya diğerlerine yardım etmek için geldik. Anlayamadığım şey ise diğerlerinin bu dünyaya neden geldiğidir, dediğini duymuştum. Her kültür bu soruları yanıtlamak için kendine özgü yöntemler bulmuştur. Bu yöntemlerden biri, bu soruları tartışılamaz kılmak [için]… Onları utanç verici ve tabu olarak etiketlemektir… [Bir diğer yöntem ise] döngüsel sorularak verilecek belirli yanıtlar benimsemek ve… Bu inançlarla insanların beynini yıkamaktır. [Iki yöntem de] tüm nüfusu tatsız mantık döngülerinde zaman kaybetmekten kurtarmıştır.
Sayfa 257 - Maya KitapKitabı okudu
Ta Londra'dan kalkıp Hindistan'a giden ve oradan Irak'ı almaya ge­ len ve Dicle Nehrinin iki tarafında Selmanpak, Aziziye, Kut ve Birinci Fellahiye Muharebelerinin beherinde üç dört bin halis kan İngiliz'in canı­na okuyan faktör nedir? İngiliz'in toprağı mı az, buğday mı bulamıyor, adasında kömür mü yok? Genç, güzel vücutlu bu İngiliz çocukları, Dic­le'nin ve Fırat'ın kenarlarında ne yüzden harcanıyor? İngiltere gibi yüz el­li yıldan beri siyasi bağımsızlığını elde etmiş bir halkın, demokrasi kuran bir milletin, kendi irade ve kararını kendisi veren, harp kararını kendisi veren bir milletin ne için evlatlarını kızgın Irak topraklarında ölüme yolla­dığını düşünüyorum. O zaman bunu şimdiki gibi kestirme ve net olarak cevaplandıramıyordum. Bütün bu kasaplıklar PETROL için idi. Bas­ra'nın, Kuveyt'in, Kerkük ve Musul'un petrolü içindi. Bu petrolün kazan­cı da İngiliz zenginlerinin cebine girecekti. Almanya'nın Hitler'i, demokrasi yokluğundan Alman milletini felake­te sürükledi. Fakat 1915'te demokrat İngiltere kendi evlatlarını İngiliz ser­mayedarlarının menfaatleri için Irak'ta harcamıştır. O halde demokrasi dahi menfaat uğruna yapılan harbi, faciayı önleyemiyor. En yüksek kültür sahibi milletler dahi menfaatler uğrunda çalışanların elinde alet oluyorlar.
Reklam
Üçüncü Dünya Savaşı mı Yoksa Bize Karşı Kinin Devamı Birinci Dünya Savaşı Sonrası Amaçlarına Bugün Ulaşmak İsteme Tehdidi mi? Çok dikkatli okunması gereken bir yazı. Yeni gelişmeler dolayısıyla çok önemli sır bilgileri deşifre ederek düşmanı biraz daha zor durumda bırakacak bilgileri aktaracağım. Tehdit algısını yönetmek tarih bilmek ve ileri
Bir disiplin, kültür ve medeniyet çağında yaşıyoruz ama hâlâ bir ahlâk çağının çok uzağındayız.
FATİH SULTAN MEHMET HAN KONUŞUYOR Beşyüz yıl önce bana kılıcımın hediyesi olan bu ülkenin semâlarında, bugün nail olduğum "ba'sü ba'de'l-mevt" sırriyle etrafıma bakıyorum. İstanbul, asırların değiştirdiği bir şehir. Evlâdım taşra mülkünün vârını ona harcamışlar. Onun şimdiki binalarının ihtişamı yanında Topkapı sarayımız,
Köktendincilik Bir Tepki Biçimidir
Köktendincilik ithamına uğramamış hiçbir kültür yoktur. Fakat, tekilden çoğula geçmek, bu olguyu tanımlamaya yetmez. Köktendincilik belli bir kültürün ya da belli bazı kültürlerin varoluş biçimi değildir; iki farklı kültürün karşılaşması ya da çatışmasında ortaya çıkan bir tepki biçimidir; kıskançlıkla sahip çıkılan ve dışa kapalı bir kimliğin tahkim edilmesi ve kurulmasıyla tanımlanan bir tepki biçimi. Köktendincilik için, bir kültürün başka bir kültürü reddetme/itme tepkisi ve her iki kültürü de “doğal durum” kabul etme eğilimidir denilebilir.
Sayfa 25
Reklam
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.