Ölüme koşacak mecalim kalmıyor...
Bazen bir kuyuya benziyor hayat; kirli, pis, zehirli bir kuyuya. Boğuluyorum. Ölüme koşacak mecalim kalmıyor...Kitaplar tuğla oluveriyor birden..Aczime tahammül edemiyorum.
Sayfa 104Kitabı okudu
Reklam
Biz ki başları aynı kitaplara eğilen kimseleriz. Bizden yakın akraba mı olur?
Sayfa 73
“Her aydınlığı yangın sanıp söndürmeye koşan zavallı insanlarım, karanlığa o kadar alışmışsınız ki, yıldızlar bile rahatsız ediyor sizi. Aydın gölgesinden korkuyor. Kafası ile düşünen adamın tutunabileceği dal yok.”
Şiirde bir Bâkî, bir Fuzulî, bir Nedim, bir Şeyh Galip hâlâ rakipsiz. Hamit veya Fikret, Haşim veya Yahya Kemal, Necip Fazıl veya Nâzım Hikmet. Himalayalar’da birer zirve.
Siz ki anavatandan bile kovulmuşsunuz. Habasatle kaynaşmış, şerle yoğrulmuşsunuz. İnsanlığın, tarihin lanetlerle andığı Ufkumuzda tüneyen bir alay baykuşusunuz. Cemil Meriç
Reklam
Kitap bir limandı benim için. Kitaplarda yaşadım ve kitapdaki insanları sokaktakilerden daha çok sevdim. Kitap benim has bahçemdi. Hayat yolculuğumun sınır taşları kitaplardı.
Meselâ Elit Pastanesi'nin müdavimlerinden Salah Birsel, "Elit'e gelenlerin en kültürlüsü, en bilgisi Cemil Meriç'ti. Fransızcanın elenikasını bilir, gece gündüz de okurdu. Bu yüzden gözlerinin gücünü her gün biraz daha yitirdi. Ne var ki o buna hiç aldırmaz, odasında masanın üzerine sandalyeyi koyar, kendisi de sandalyeye çıkarak kitabını ampule 30 santim uzaklıkta okurdu. Bunu elektrik ampulünü aşağıya kadar iletecek kordona verecek parası olmadığı için yapardı. Bunca parasız oluşunun nedeni ise eline geçen paranın tümünün kitabı yatırması idi."
İstanbul'da da "parasız, kimsesiz ve yalnızdı" Hüseyin Cemil. Hayatı zorlaştıran bu sıfatların içinde ona en ağır gelen hâl, yalnızlıktı. Yegâne dostu yine kitaplardı. Kavgası da kendisiyleydi. "O kadar yalnızım ki, karanlıklardan iblisin elim uzansa minnet sıkardım." sözü içinde bulunduğu ruh hâlinin ifadesiydi.
İnsanların hayvana ve maddeye özenmelerini caresizligin,şuursuzlugun tezahürü saydığı ve mutlak gerçeğin karşısında herkesin sükut ettiğini,bu hususta fazla söz söylemenin neticeyi değiştirmeyeceğini kendi tecrübelerinde de gördüğü için nihaî kararını vermişti: "Galiba tek kurtuluş inanmakta. İman ilâhi bir hidayet..."
21 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.