"ʙᴜ ᴅᴜ̈ɴʏᴀᴅᴀ ʙɪʀ şᴇʏʟᴇʀɪɴ ᴅᴇɢ̆ɪşᴍᴇsɪ ɢᴇʀᴇᴋᴛɪɢ̆ɪɴɪɴ ғᴀʀᴋıɴᴅᴀsıɴ ᴀᴍᴀ ᴅᴜ̈ɴʏᴀʏʟᴀ ʙɪʀʟɪᴋᴛᴇ ᴅᴇɢ̆ɪşᴍᴇᴋ ɪsᴛᴇᴍɪʏᴏʀsᴜɴ. sᴇɴ ᴛᴇᴍʙᴇʟsɪɴ."
Ah, Calamity adına! Az önce uzun ve güzel bir inceleme yazmıştım ama hepsi silindi:(
“Calamity”, serinin 3. ve son kitabıydı. Serinin her kitabında dallanıp geliştiğini düşünüyorum bu yüzden “Calamity” de
Orta okuldayken serisini okumuştum. Hatta bu kitap sayesinde güzel bir dostluğum olmuştu. Şimdi bakınca aslında o kadar da etkili bir kitap değilmiş ama o dönemler deli gibi bu kitaplar üzerine konuşurduk. Bilim kurgu gençlik filmlerini izlemeyi sevenlere yönelik diyebilirim. Çok dolu dolu değil ama yinede hikaye sürükleyici.
Bu okuduğum kitapta Jenna daha çok ön planda ve de Amanda. Bir sınıf var seçilmişler sınıfı ve ordaki kişilerin bazı güçleri var. Jenna akıl okuyabiliyor ama düşüncelerini engelleyebilenleri yada ailesinden olan kişilerin aklını okuyamıyor. Burda da babası olduğunu iddia eden bir adamla aralarında geçen olay anlatılıyor. Amanda ise bir beden hırsızı, birine eğer çok üzülürse kendini gerçekten onun yerine koyuyo ve o kişinin güçlerine sahip oluyor. Tek sıkıntı gercekten uzulmesi ve acıması lazım. Ken var o da ölülerle konuşabiliyor. Tracey var jennanin arkadaşı o da görünmez olabiliyor. Küçükken ailesinin onunla ilgilenmemesinden kaynaklı. Carter var gücü hala bu kitapta bilinmiyor. Başka kim vardı. Sarah o da insanlara istediklerini yaptirabiliyor. Tekerlekli sandalyede oturan biri vardı adını unuttum ama o da nesneleri hareket ettirebiliyordu. Bu özel sınıfta kendi güçlerini nasıl kullanabiliceklerini öğrenmeye çalışıyorlar. Aynı zamanda güçlerini saklamayı da öğrenmeye çalışıyorlar çünkü güçleri kötü insanların eline geçmemesi gerek.
Gerilim sevenlere tavsiye edilir
Kitabın ilk kısımları biraz yavaş ilerledi ve gereksiz detaylar ile uzatılmış gibi geldi bana ama kurgu çok güzel.
Tahminlerimi biraz zorlaştırdı gerilimi sona doğru yükseklen bir romandı.
Fatih Duman'ın uslubu çok sade ve okuru romana çeken bir tılsımı var karışık görünen olayları birbirine bağlaması zaman ve mekan kavramını bir anda unuttuyor okuyucuya. Bir anda kendinizi Süleyman Şahla İznik kalesinde bulurken bir anda Derviş Hüseyinle Anadoluda gezen bir dervişin yanında hissediliyorsunuz ve sonrasında Erzurumda Selçuğun ruh haline bürünebiliyorsunuz
Konu seçimi çok güzel Anadolunun Türkleşmesi ve Müslümanlaşması ve bu uğurda yaşananları çok güzel kurgulamış.
Kurgu da olsa Tarihi kişilikleri çok güzel bir biçimde okuyucuya sunması Romanı çekici kılmış.Romanda bazı yerlerde tekrar olmasına rağmen okuyucuyu fazla sıkmıyor
2.kitabını da okumayı iple çekiyorum.
Kitapseverlere ve özellikle Tarih sevenlere mutlaka tavsiye ediyorum
#okudumbitti
.
"Dünya yaşamında her açıdan şanslı olmak diye bir düzenek, daha doğrusu böyle bir seçenek yoktu, bunu anlamıştı en nihayetinde. Herkes bir şekilde hiç beklemediği bir anda hiç beklemediği bir yerde sert bir yumruk yiyebiliyordu yüzüne. Kural buydu maalesef yeryüzünde."
.
Keşke günahlarımız da
Üzerinde envai çeşit dövmenin olduğu bir adamın, her bir dövmesine ait olan hikayelerin yer aldığı bir öykü.
Bilim kurgu konulu olan öykülerin çoğunun genel çerçevesi "uzay". Kitabı, 1951 yılından geleceğe bir bakış olarak görüyoruz Ray Bradbury'nin gözünden.
Sevilerek okunacak bir kitap. Benim için tek olumsuz yanı, bilim kurgu adı altında yüzde doksan beş uzay temalı hikayeler olması. Farklı farklı temalara da yer verilebilirdi. Yine de bilim kurgu sevenlere tavsiye ederim.
