Dili yasaklamak insanlık suçudur. İnsanı anadilinden koparmak vahşettir. Bir insanı kendi dilinden koparmak, insanın ruhunu, kişiliğini zedeliyor, gelişimini engelliyor. Bence bu Kürtçe yasağı, Türkiye Cumhuriyeti’nin en büyük yanlışlarından biriydi. " Mehmed Uzun
Dünyanın kaç yerinde insanların anadili yasaklanmış, sırf dillerinden dolayı
Her ne kadar geç kalmış bir buluşma olsa da öncelikle Mehmed Uzun'la ve kitabıyla beni buluşturan #30997659 etkinliğinde
Esra Kurt hanım başta olmak üzere emeği geçen herkese teşekkür ederim...
En baştan vurgulamak isterim ki; konu olarak çok farklı, dil ve anlatım yönünden çok zengin, zihnimde
Nûredîn Zaza, aristokrat bir ailenin çocuğu olarak 1919 yılında Maden’de dünyaya gelir. Nûredîn Zaza’nın babası okumuş bir Osmanlıydı. Klasik edebiyatı zevkle okuyor, ressamların yapıtlarını satın alıyor ve zaman zaman tablolara ilişkin eleştirilerini dile getiriyordu. Cehalete düşman bu adam, çocuklarını okutuyor, büyük oğlu, yani Nûredîn
Esra Kurt kardeşimizin yaptığı ( #30997659 ) Mehmet Uzun etkinliği vesilesiyle yazılacaktır. Kendisine bu vesileyle teşekkür ediyorum. Böyle güzel bir etkinliği yapan yoğun duygulara sahip kendisi incelememizi okumasın. (Bu şaka tabi) :)
Bazı kitaplarda olduğu gibi biz de yazımızda bir
Şunu çok iyi anladım ki, Kürt edebiyatı denince akla ilk gelen şey sürgündür. Ne bedeller ödediklerini okuyunca bu güzel insanların; eserlerinin muhakkak okunması gerektiğinin bilinci, daha bir harlanıyor içimde. Bu tür kitaplara 'kim bilir ne derdi var' diye başlarım. Tasası sonradan gelir.
Bazen 'Laiklik' ilkesinin, "Hukuk" ve