Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Cündey-i Bağdâdî’ye, ‘’Bir insan sakince dururken, nasıl oluyor da bir kaside ve benzeri şey işitince hareketlenmeye başlıyor; bunun sebebi nedir?’’ diye sorulunca, hazret şöyle demiştir: ‘’Allah Teâla ruhlarla yaptığı ilk misakta onlara, ‘’Ben sizin rabbiniz değil miyim?’ diye hitap ettiği zaman onlar da, ‘Evet, sen bizim rabbimizsin’ (A’râf 7/172) dediler. Bu ilahi hitabın lezzeti bütün ruhları sardı. İşte ruhlar güzel sesle söylenen bir şey dinleyince, bu ilahi hitabı hatırlayıp harekete geçer.’’
Sayfa 621
Kurusallaşmış tasavvufa tepki - gemiyi terk edenler
Her tür gösterişten uzak olma temelinde bir tür gizli zühd fikrini savunmaktaydı. Zira onların temel hareket noktası gösteriş ve riyadan kaçınmaktı. Herhangi bir güzel halin insanlara zahir olması onlar için riya demekti. Bunun için ibadet ve güzel hasletlerin ortaya dökülmesine izin vermezler ve halk tarafından fasık [günahkâr] olarak bilinmek
Sayfa 65 - Kitap Yayınevi, İnsan ve Toplum Dizisi - 70, 2. Basım, Birinci Bölüm, Şam ve Anadolu Dolaylarında 7./13. Yüzyılda Tasavvuf ve Muvelleh Dervişlik, KURUMSALLAŞMIŞ TASAVVUF: TARİKATLAR
Reklam
TEVBE NEDİR? İmam Kuşeyri hazretleri [rahmetullahi aleyh], temel tasavvufî eserlerden biri kabul edilen Risâle (Kuşeyriî Risâlesi) isimli eserinde tevbeyi şöyle tarif eder: "Tevbe, Arapça bir kelime olup mânası 'dönmek' demektir. Buna göre tevbe, dinimizin kötü gördüğü işleri terk edip, güzel gördüğü işlere dönmektir. Hazreti Peygamber (sallallahu aleyhi vesellem], 'Pişmanlık tevbedir.' buyurmuştur. Tevbe, Hak yolcularının ilk menzili ve Hak tâliplerinin birinci makamıdır. Allah Teâlâ şöyle buyurmuştur: 'Ey müminler! Hep birlikte, topluca Allah'a [celle celâluhû] tevbe ediniz ki kur- tuluşa eresiniz.' (Nur 31) Enes b. Málik [radıyallahu anh], Hazreti Peygamber'in [sallallahu aleyhi vesel- lem] şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Günahından tevbe eden kimse, sanki hiç günah işlememiş gibidir. Allah bir kulu sevdiği zaman (onun kalbine koyacağı ilâhî aşk ve uyanıklık sayesinde) günah ona bir zarar vermez.' Sonra Allah Resûlü [sallallahu aleyhi vesellem] şu âyeti okudu: 'Şüphesiz Allah [celle celâluhû], samimi tevbe edenleri ve güzelce temizlenenleri sever."" (Bakara 222) Ehl-i sünnet akaid âlimleri şöyle demişlerdir: "Tevbenin sahih ve geçerli olmasının üç şartı vardır: İşlediği günaha pişman olmak, kusur ve günahı terk etmek ve yapmış olduğu günaha ve benzerine dönmemeye kesin karar vermek."
Sayfa 48
Zünnûn el-Mısrî, “Yemekle doldurulan bir midede hikmet durmaz” buyurmuştur. Zünnûn’a tövbeden sorulunca, “Avam günahlardan tövbe eder, havas ise gafletten tövbe eder” diye cevap verdi.
“Rabbim, beni günahın zilletinden taatinin izzetine naklet!”
Haris Muhasibi şöyle demiştir; “Bir kimse batınını murakabe ve ihlasla sağlamlaştırırsa Allah onun zahirini mücahede ve sünnete tabi olma haliyle süsler.”
Sayfa 103 - Hâris MuhasibîKitabı okuyor
Reklam
Fudayl, “Ben Allah’a karşı itaatsizlik ettiğimi, eşeğimin ve hizmetçimin huyundan ve bana itaatsizlik etmelerinden anlarım.” demiştir.
Sayfa 99 - Fudayl bin İyâzKitabı okuyor
Zunnûn: ”Yemekle dolan midede hikmet durmaz.” demiştir.
Sayfa 98 - Sûfilerin Hal Tercümeleri - Zunnûn MısrîKitabı okuyor
Üstat Ebu Ali’nin elyazısı ile şöyle bir yazı görmüştüm: Sufinin birine, Allah nerededir? diye soruldu. O da, Allah seni nefsinden kurtarsın ve kendisiyle kılsın. Göz göre göre Allah nerededir, sorusu sorulur mu hiç! diye cevap verdi.
Sayfa 88 - Sufilerin Akait ve Tevhid Meseleleri Hakkındaki İnançlarının AçıklanmasıKitabı okuyor
Sufiler
Bunların kalplerini ilahi sır cevherleri için kaynak kıldı. Ümmet içinde ilahi nurların doğduğu mahal olma hususiyetini onlara bahşetti. Sıkışık durumlarda kalan halkın sığındıkları mercii bunlardır. Bütün bunlar hallerinde (nefisleri ile değil) Hakk ile beraber ve hakkın iradesiyle bulunurlar.
Sayfa 80 - GirişKitabı okuyor
972 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.