Üniversiteye ilk geldiğim sene, derslerim çok kötü idi. Avarelik çağımdı.
Nereden buldum bilmiyorum, Ege Üniversitesi Hastanesindeki lösemili çocuklar için yardım kampanyasına dahil oldum. Bir zaman sonra o çocukların "trombosit" denen bir maddeye ihtiyaçları olduğunu ve bunun kandan sağlandığını öğrendim. Ben de bağış için gittim.
Çocukluğumuzda bize yeterince verilmeyen duyguları , büyüdüğümüzde bir şekilde elde etme çabası içerisinde birçok rollere bürünüyoruz . Elbette her insan beğenilmek , ilgi görmek , kabul görülmek ister . Biz insan doğası olarak bunları isteriz , istemek zorundayız . Belki insanlığımızı bu duygular katkısıyla da hissediyoruz . Fakat bazı insanlar
Bundan sonra üzücü haberleri, muhataplarının seçimine göre izleyeceğim ve ondan sonra üzüleceğim, dert edineceğim. Mesela, haberlerde veya sokakta çocuğuna kalem alamadığından şikayet eden biri mi var. soracağım veya öğreneceğim son seçim kime oy verdin. Ekonominin bozuk olmasına yol açanlara mı verdin, e o zaman benim içimden sana üzülmek gelmez, seni artık dert edinemem ben, kusura bakma. Çünkü sen, haftalardır beni ve benim gibi milyonlarca insana terörist gözüyle baktın, vatanı kurtarıyorum moduna girip şu fotoğrafa yol açarak ülkeye binlerce ve hatta milyonlarca ne olduğu belli olmayan insanların gelmesine onay verdin. Verdiğiniz oyun ceremesini hiç şikayet etmeden çekmesini de bileceksiniz, sizin için dökülecek tek bir damla göz yaşım kalmadı benim. Sizinle bu günden sonra tek ortak noktam aynı dili konuşmamız, ki yakında öyle bir noktamız da kalmayacak zira siz Arapça, Peştunca konuşmaya başlayacaksınız.
"sen şimdi o çok kıymetli düşüncelerine dalacak ve kendi kafanda korkunç bir senaryo yazacaksın. sonra da inanacaksın kendi kendine yazdığın senaryoya. kafanın içinde beni bir yargılayacaksın, bir özleyeceksin. ama ben hayatıma devam edeceğim, kusura bakma."
kuvvetli bir alkış
"Seven kişi sevdiğini kıskanır." Tamam buna sözümüz yok ama kıskançlık çoğu zaman felaketle biter, Othello'da olduğu gibi.
Kıskançlık insan gözüne bir perde indirir ve bu perde hiç şüphesiz kapkaradır. kıskançlık her zaman beraberinde öfke getirir, Ee öfkeyle kalkan zararla otururmuş.
Shakespeare hiç şüphesiz bize bu kıskançlığı ve