Kardeşimin hikayesi, yazarın okuduğum üçüncü kitabı. İlk okuduğum kitabı serenad, daha sonra huzursuzluk. Bu iki kitaptan da çok memnun kalmıştım. Kitaba gelecek olursam okumaya başladığım ilk andan beri her anın izleyicisi gibiydim, okuyordum ama o an hikayenin içine dalıp sanki en yakınlarda her ana şahit oluyordum. Kitap inanılmaz derecede içine çekti bu yönüyle akıcı olduğunu ve bir yerlere takılmadan heyecan içinde ilerlediğini söyleyebilirim. Livaneli bu konuda oldukça başarılı. Konusu da aslında bir cinayetle başlıyor ve katil belirsiz. Bunu araştıran bir gazeteciyle birlikte soluk soluğa ilerliyor çok heyecanlı benden söylemesi! Kitabın sonuna ise diyecek yok, hayretler içerisinde kaldım, hiç beklemediğim, aklımın ucundan geçmeyen bir şekilde bitti. Diyeceğim o ki olay örgüsü kusursuz. Ennn fazla etkilendiğim kitaplar arasına eklendi, mutlaka herkese önereceğim kitaplardan biri haline geldi. Kitabı bitirince bir süre kendinize gelemeyeceksiniz, bitince hemen rafa kaldıracağınız bir kitap değil. Böylesine etkileyici, insanı allak bullak eden bir kitap olamaz. Aman allahım ben ne okudum harikaydı!