İmam-Hatip okullarını çoğaltıyorlar ya boyna; yobazlar da kaçak hafız kurslarını çoğaltıyorlar. Lâik niteliği zaten kalmamış olan Türk eğitiminde hükümet, resmi olmayan girişimle hafız yetiştirme yarışındadır...
Örneğin, laik biri olmadan yıllarca önce, yeshiva'da eğitim görmüş olan İsrail'in ünlü gazetecilerinden Kadid Leper, 18 Nisan 1997 tarihli Hai'r'de yazdığı "Kadın dışkı dolu bir çuvaldır" başlıklı yazıda şunları söylüyor:
❝Dayak, cinsel kıyım, zulüm, haklardan mahrumiyet, kadının sadece cinsel bir meta olarak kullanılması vs... Bunların tümünü Talmud'da bulabilirsiniz... Yahûdî dininde (Ortodoks Yahûdîlik) kadın, iki bin yıldır sınırları çok iyi çizilmiş bir yerdedir. Bu yer, kadının yerini hayvanlar ve kölelerle birlikte çöplük olarak gören hahamlık kurumunun Halacha'ya göre belirlediği konumdan tamamen farklıdır. Yahûdîliğe göre (Ortodoks Yahûdîlik) erkekler, aslında kendilerine, yedirmek, giydirmek ve onlarla cinsel ilişkiye girmek için bir köle kadın satın alırlar.❞
~ s.85-86 ~
On yedi Nisan elbet Türk solunun Yani Atatürk gibi İnönü gibi laik ve sınıfsız bir yeni Türkiye özleyenlerin bayramıdır. O gün Türk köylüsü kendisini hor görmeyecek, derdine derman arayacak, yanı başında çalışacak, halinden anlayacak hem yerli, hem ilerici bir eğitim kurumuna kavuşuyordu. Bu kurumda köylü, yani Türkiye halkının büyük çoğunluğu tarihinde ilk kez kendi yöneticisini kendi yetiştirecek ve kendi kendini yöneten halkın, yani gerçek demokrasinin yepyeni bir örneğini verecekti.
Bir ülkede din düşmanlığı cezalandırılmıyorsa veya o ülkede bizzat devlet din düşmanlığı ya da istismarcılığı yapıyorsa, o ülke Batı ölçülerine göre laik değildir. Dinî eğitim kısmen de olsa engelleniyorsa, ibadethanelerin dokunulmazlığına uyulmuyorsa, dini törelere ve ibadetin geleneğine müdahale ediliyorsa, dini amaçla kurulan müesseselere izin verilmiyorsa, mevcutları kapatılıyorsa, dini yayın ve propagandalar yasaksa o ülkede laiklik yoktur Batı’ya göre. Böyle bir ülkenin adı laik olsa da kendisinin laik sayılması mümkün değildir.
Tıpkı adı Cumhuriyet bile olsa o ülkede eğer serbest seçim uygulanmıyorsa o devletin tam ve kâmil anlamda cumhuriyet sayılamayaca-ğı gibi. Eğer fikir hürriyetine yer verilmemişse o ülkenin yönetimine demokrasi denemeyeceği gibi.