La Perduta Gente

“Bekliyorum seni, akşamsız günler ardından çıkıp gelecekmişsin gibi.”
Reklam
Hayatım iş, koşu ve gezmek üçgeninde dolaşıp giderken saatler süren kargo dağıtımı ile askerden geldikten sonra hiç kendime vakit ayiramadim ancak birkaç haftaya
Milli İstihbarat Teşkilatı
Milli İstihbarat Teşkilatı
kitabı başta olmak üzere birçok kitap listeme ekledim ve tekrardan okumalara başlayacağım. 🎒📕📖

Reader Follow Recommendations

See All
Şu ortamı çok özledim ancak bu günlere geri dönmek artık çok zor sanırım. Gün geçtikçe büyümenin sorumluluğu üzerime yük bindiriyor.
Askerliğimin son saatlerine gelirken rehberimden 37 kişiyi silmem, birçok yakın dediğim arkadaşımla mesafe koymam, birlikte yıllarca arkadaş olarak kaldığım, her gün saatlerce konuştuğum insanlarla aramda dağlar kadar boşluk olması bana 6 ayın neler öğrettiğini, kimlerle dost olarak kalmam, kimlerle yollarımın ayrılması gerektiğini öğretti. Ve bu süreç içerisinde aslında hayattaki tek mutluluğumuzun birazcıkta polyannacılık olması gerektiğini şart koydu. Zira arkadaşınızla bir bardak kahve, ailenizle ufak bir kır gezintisi, sokakta yürürken kulaklıkla müzik dinlemenin bile ne büyük değeri, hazzı, mutluluğu olduğunu gösterdi. Hayat gerçekten yaşamaya değer, bunu askerliğini yapan, zorluk gören insanlar gayet iyi anlarmış. Ben de anladım. Evlenirken oğlunuz askerliğini yaptı mı sözünün ne kadar değerli olduğunu burada fark ettim. Gerçekten askerlik insana birçok şeyin özellikle de ailenin ve arkadaşlarının (gerçek arkadaşlarının) seni sen yaptığını, sende de onlarda bir parça olduğunu gösterdi.
Reklam
Kaldı 96 günüm... Dile kolay 6 ay askerlik yapıyoruz. Peki bu 6 aylık sürecin 3 ayında neler oldu? İlk başta acemilik ardından ustalık derken çift sayılara düştüm. Zaman su gibi akıp geçer derken benim de kişiliğim bu süreç içerisinde değişti. Adam olduğumu gerçekten askeriyede fark ettim. Aile özleminin ne demek olduğunu, anne, baba ve kardeş kavramının ne olduğunu hasret ve özlemle fark ettim çünkü ilk defa zorluk görmüştüm. Bu süreçte tabii askeriye de beni mum gibi biri yaptı. Daha da sakin her geçen gün daha uysal biri oluyorum, ailemin ve arkadaşlarımın değerini her geçen gün daha da özlemle anıyorum zira hayatın önemini, değerini ve özgürlüğün ne demek olduğunu burada öğreniyor insan. Her Türkiye’de doğan erkek bu yoldan geçmek zorunda olması da ayrı garip zira bu kadar insanı düzen ve disiplin içerisinde toplamak ayrı zorluk ama bunu başarmaları da garip. Neyse ki bu süreç içerisinde başta ailem olmak üzere Sıla, Demet’in de destekleriyle daha da süreç kolaylaşıyor. Aile ve arkadaşlar iyi ki varlar, değer bilin, sevin, sevilin iş işten geçmeden. Askere gelince anlıyorsunuz kıymetini onların...
Belki bir gün kalbimi yormayan birine denk gelirim diye yaşıyorum.
Reşat Nuri Güntekin
Reşat Nuri Güntekin
Kirli bir camdan bakıp herkesi ve her şeyi kirli sanıyorsunuz..
Belki üstümüzden bir kuş geçer Kanadından bir tüy düşer İner döne döne gökyüzünden Hiç bir yüz güzel değil senin yüzünden
Uzaktasın Belki binlerce kilometre anlamaktan beni
Reklam
Sana duvar ördüysem, Tuğlasını sen verdin.
Kemalettin Tuğcu
Kemalettin Tuğcu
Bazı sözlerin anlamı o sözlerin söylenişindedir..
Kolomb Amerika'yı Bulduğunda Mutlu Olmadı, Ararken Mutluydu.
Fyodor Dostoyevski
Fyodor Dostoyevski
257 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.